T.C. YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ E. 2005/9360 K. 2006/9986 T. 9.10.2006

Renk Kombinasyonlarının Tescili; Tek rengin ayırt edici özelliğinin olmaması ve herkes tarafından kullanılabileceğinden marka olarak tescili mümkün değildir.

# MARKA TESCİLİ #

( Tek Rengin Ayırt Edici Özelliği Bulunmadığından Tek Renkten Oluşan İşaretlerin Marka Olarak Tescil Edilemeyeceği – Üç Rengin Bir Araya Getirilmesinden Oluşturulan Renk Kombinasyonunun Marka Tescilinin Uygun Olduğu ) TEK RENKTEN OLUŞAN İŞARET ( Marka Olarak Tescil Edilemeyeceği – Tek Rengin Ayırt Edici Özelliği Bulunmadığı Üç Renkten Oluşan Renk Kombinasyonunun Tescil Edilmesinin Uygun Olduğu ) AYIT EDİCİ ÖZELLİK ( Tek Renkten Oluşan Markanın Ayırt Edici Özelliği Bulunmadığı – Üçlü Renkten Oluşan Kombinasyonun Ayırt Edici Özelliği Bulunduğu )

ÖZET : Kural olarak tek bir renkten oluşan işaretlerin, tek rengin kendi başına ayırt edici özelliğinin olmaması ve bunun herkes tarafından kullanılmasının hakkaniyet gereği bulunması nedeni ile marka olarak tescili mümkün değildir. DAVA : Taraflar arasında görülen davada Ankara Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18.02.2005 tarih ve 2004/867-2005/99 sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı TPE. vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Muktedir Lale tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin şekil markası tescili başvurusunun en son YİDK ca ayırt edici olmadığı gerekçesiyle reddedildiğini ileri sürerek, Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun 26.03.2004 tarih ve M-642 sayılı red kararının iptali ile şekil marka başvurusunun ayırt edici ve tescile uygun olduğuna karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, dava konusu marka başvurusu ile ilgili alınan kararların hukuka, yasaya ve usule uygun olarak alındığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan kanıtlar doğrultusunda, kural olarak tek bir renkten oluşan işaretlerin, tek rengin kendi başına ayırt edici özelliğinin olmaması ve bunun herkes tarafından kullanılmasının hakkaniyet gereği bulunması nedeni ile marka olarak tescilinin mümkün olmadığı, iş bu davada ise tescili istenen işaretin üçlü bir renk kombinasyonundan ibaret bulunduğu, özel olarak tasarlanıp üç rengin bir araya gelmesi sonucunda bir renk kompozisyonu şeklinde tescil ettirilmek istendiği, 556 sayılı KHK.’nın 5. ve 7/1-a maddesi anlamında ayırt edici niteliğinin bulunduğu ve tescil edilebilirlik koşullarını kapsadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.

Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.00.-YTL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 09.10.2006 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.