T.C. YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ E. 2000/5437 K. 2000/6332 T. 3.7.2000

 Markanın Kullanılmaması Nedeniyle Hükümsüzlüğüne İlişkin emsal  Yargıtay Kararını aşağıda inceleyebilirsiniz.

# MARKANIN TESCİL TARİHİNDEN İTİBAREN 5 YILI AŞKIN KULLANILMAMASI #

( Markanın Hükümsüzlüğü Sicilden Terkini ve Haksız Rekabetin Önlenmesine Karar Verilmesi Gereği ) TESCİL TARİHİ ( Markanın 5 Yılı Aşkın Bir Süredir Kullanılmaması – Markanın Hükümsüzlüğü Sicilden Terkini ve Haksız Rekabetin Önlenmesine Karar Verilmesi Gereği ) MARKAYI TESCİL ETTİRMEDEN FASILASIZ VE UZUN SÜRE KULLANMAK ( Haksız Rekabetin Önlenmesi Davalı Adına Olan Tescilin Hükümsüz Sayılması Talebi – Tescil Ettiren Davalının 5 Yılı Aşkın Bir Süredir Kullanmaması ) MARKANIN HÜKÜMSÜZ SAYILMASI TALEBİ ( Tescil Ettiren Davalının 5 Yılı Aşkın Bir Süredir Kullanmaması – Markayı Tescil Ettirmeden Fasılasız ve Uzun Süre Kullanan Davacı )

ÖZET : Davacı şirketin “CARLA” markasını 1984 yılından beri devamlı suretle ve tescilsiz bir şekilde kullandığı, davalının tescilli markasını tescil tarihinden itibaren 28.10.1998 tarihine kadar kullandığını gösterir bir kanıt ibraz edemediği, davalı markası açısından 556 sayılı KHK.nın 14. ve 42. maddelerindeki koşulların gerçekleştiği gerekçeleriyle, davanın kabulü ile davalı adına tescilli “İnnova AŞ. Carla” markasındaki “CARLA” sözcüğünün davacı şirketin “CARLA” markası ile haksız rekabet oluşturduğunun tesbiti ile önlenmesine davalı adına olan tescilin hükümsüz sayılmasına, sicilden terkinine ve iptalin hüküm özetinin ilanına karar verilmesi doğrudur. DAVA : Taraflar arasındaki davanın İstanbul 7.Asliye Ticaret Mahkemesince görülerek verilen 05.11.1999 tarih ve 1998/1449 – 1999/1129 sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, müvekkili şirketin Atomizer Pazarlama Koll.Şti.nin mal varlığını devir olmak suretiyle faaliyetine 1984 yılında başlandığını “CARLA” ibaresinin 1978 yılından 1984 yılına kadar Koll.Şti., 1984 yılından itibaren ise müvekkili şirket tarafından fasılasız kullanılarak, maruf ve meşhur hale getirildiğini, “CARLA” ibaresinin müvekkili adına tescili için Türk Patent Enstitüsü Başkanlığı’na yapılan başvurunun aynı veya aynı türdeki bir kısım eşyalar için İnnova Kozmatik Sanayi ve Tic.AŞ. adına 26.11.1987 tarihinden itibare tescilli olduğundan bahisle kısmen reddedildiğini, oysa, 556 sayılı KHK.nin 8. ve 42 nci maddeleri uyarınca davalı markasının hükümsüz sayılması gerektiği gibi, davalının eyleminin haksız rekabet oluşturduğunu, kaldı ki, davalının tescilli markasının 556 sayılı KHK.nın 14 ncü maddesinde öngörülen 5 yılı aşkın bir süredir kullanmadığını ileri sürerek, “CARLA” markasının hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine haksız rekabetin önlenmesine, kararın ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili davaya cevabında, “CARLA” markasının 551 sayılı Kanun’a göre müvekkili adına tescil olunduğunu, haksız rekabetin varlığını iddia eden davacının KHK.nın 14 ve 42 nci maddelerinin tatbikini isteyemeyeceğini, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia,savunma, dosyadaki kanıtlar ve bilirkişi raporuna nazaran, davacı şirketin “CARLA” markasını 1984 yılından beri devamlı suretle ve tescilsiz bir şekilde kullandığı, davalının tescilli markasını tescil tarihinden itibaren 28.10.1998 tarihine kadar kullandığını gösterir bir kanıt ibraz edemediği, davalı markası açısından 556 sayılı KHK.nın 14. ve 42. maddelerindeki koşulların gerçekleştiği gerekçeleriyle, davanın kabulü ile davalı adına tescilli “İnnova AŞ. Carla” markasındaki “CARLA” sözcüğünün davacı şirketin “CARLA” markası ile haksız rekabet oluşturduğunun tesbiti ile önlenmesine davalı adına olan tescilin hükümsüz sayılmasına, sicilden terkinine ve iptalin hüküm özetinin ilanına karar verilmiştir. Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 2.080.000.- lira temyiz ilam harcınden peşin harcın mahsubu ile temyiz edenden alınmasına, 03.07.2000 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.