Marka Tescil Prosedürü; Marka başvurusu ilan edilmeden tescil prosedürü tamamlanmış sayılmayacaktır.

T.C. YARGITAY ONBİRİNCİ HUKUK DAİRESİ 2001/1400 ESAS, 2001/3499 KARAR

“ÖZET” 1- “BASILI YAYINLAR, GAZETE, DERGİ VE BROŞÜRDE” MARKA OLARAK KULLANILMAK ÜZERE TESCİLİ İSTENEN “A…. CAR” SÖZCÜĞÜNÜN, MARKA OLARAK KULLANILMAK İSTENDİĞİ EMTİANIN CİNS, ÇEŞİT, VASIF, KALİTE MİKTAR GİBİ UNSURLARINI GÖSTEREN, ÖZELLİK, İŞARET VE ADLANDIRMALARI İÇEREN UNSUR OLMADIĞININ ANLAŞILMASINA VE HALKIN BU NEDENLE YANILTILMASININ MÜMKÜN BULUNMAMASINA, MARKA BAŞVURUSUNUN 556 SAYILI KHK.NİN 7/C MADDESİNE AYKIRILIK TEŞKİL ETMEDİĞİNİN ANLAŞILMASINA GÖRE, “A…… CAR” MARKASININ DAVACI ADINA TESCİLİNE KARAR VERİLMESİ İSABETLİDİR. ANCAK; 2- DAVACININ MARKA BAŞVURUSU TPE. TARAFINDAN REDDEDİLMİŞ VE 556 SAYILI KHK.NİN 53. MADDESİ UYARINCA İPTAL DAVACI AÇILMIŞTIR. HENÜZ, MARKA BAŞVURUSU İLAN EDİLMEDİĞİNDEN TESCİL PROSEDÜRÜ TAMAMLANMAMIŞTIR. O HALDE ENSTİTÜ KARARININ İPTALİNE KARAR VERİLMESİ İLE YETİNİLMELİDİR.

“İçtihat Metni” Taraftar arasında görülen davada Ankara Asliye 1. Ticaret Mahkemesi´nce verilen 2.11.2000 tarih ve 1999/514-2000/541 sayılı kararın Yargıtay´ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacı vekili, müvekkilinin Türkiye´nin en büyük iki dergi grubundan biri olduğunu, “A… CAR” ibareli marka başvurusunun davalı TPE. tarafından kabul edilmediğini, müvekkili tarafından yapılan itirazın da Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu´nca reddedildiğini ileri sürerek, Yeniden inceleme ve Değerlendirme Kurulunun 12.8.1999 tarihli kararının iptaline, marka başvurusunun Resmi Marka Bülteni´nde ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, A…. kelimesinin, otomobil anlamında, CAR. kelimesinin de otomobil, araba anlamında İngilizce kelimeler olduğunu, A….. CAR. ibaresinin marka olarak üzerinde kullanılacak mallarda cins, çeşit, vasıf, amaç belirteceğini, farklı konulardaki basılı yayınlar için nitelik yönünden halkın yanılmasına neden olacağını ileri sürerek, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, A…. nün hiçbir dilde bir anlamı bulunmadığı, esaslı unsurun “A…… CAR” ibaresinin tamamı olup, hiçbir dilde anlamı bulunmadığını, 556 sayılı KHK. nin 7/1-c bendi gereğince hizmet markası olarak tescili talep edilen sözcüğün hizmetin vasfını, cinsini, çeşidini, münhasır olarak belirtmesi durumunda başvurusunun red edileceğinin tartışmasız olduğu, davacının, A…… kelimesine CAR kelimesini ekleyerek tescil istemesinde bir usulsüzlük bulunmadığı gerekçesiyle TPE. Yeniden inceleme ve Değerlendirme Kurulu´nun M-348 sayı ile alınan 26.7.1999 tarihli kararın iptaline, “A…. CAR” markasının davacı adına tesciline, marka bülteninde ilan isteminin ise reddine karar verilmiştir.

Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve “basılı yayınlar, gazete, dergi ve broşürde” marka olarak kullanılmak üzere tescili istenen “A…… CAR” sözcüğünün, marka olarak kullanılmak istendiği emtianın cins, çeşit, vasıf, kalite, miktar gibi unsurlarını gösteren, özellik, işaret ve adlandırmaları içeren unsur olmadığının anlaşılmasına ve halkın bu nedenle yanıltılmasının mümkün bulunmamasına, marka başvurusunun 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararname´nin 7/c maddesine aykırılık teşkil etmediğinin anlaşılmış olmasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Davacı, davalı Türk Patent Enstitüsü Yeniden inceleme ve Değerlendirme Kurulu kararının iptaline, marka başvurusunun Resmi Marka Bülteni´nde ilanına karar verilmesini istemiştir. 556 sayılı Markaların Korunması Hakkındaki Kanun Hükmünde Kararname´nin 33. maddesi hükmü uyarınca, marka tescil başvurusu üzerine, Enstitü, başvuruyu şekil ve esastan inceler. Başvuru şartları eksiksiz bir şekilde yerine getirilmiş ise, marka başvurusu ilgili bültende yayınlanır. Üçüncü kişilerin itiraz imkanlarını kullanmaları açısından öngörülen ilan aşaması henüz tamamlanmadan, marka başvurusunun tescili mümkün değildir.

Dava konusu olayda, davacının marka başvurusu Enstitü tarafından reddedilmiş ve anılan KHK. nin 53. maddesi uyarınca iptal davası açılmıştır. Henüz, marka başvurusu ilan edilmediğinden, tescil prosedürü tamamlanmamıştır. Mahkemece, davalı Enstitü kararının iptaline karar verilmesi ile yetinilmesi gerekir iken, sözü edilen prosedür tamamlanmadan “markanın davacı adına tesciline” de karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.

Sonuç: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına (BOZULMASINA), ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 24.4.2001 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.