YARGITAY 11. Hukuk Dairesi 2004/12797 E. , 2005/10341 K.

 Haksız Rekabet ve Manevi Tazminat; müvekkilce üretilen (F4R) Taşlı Dolar Çakmak modelinin taklidi olan G…-JAPAN marka çakmağı piyasaya sürmüştür.

Taraflar arasında görülen davada Samsun Asliye 3.Hukuk Mahkemesince verilen 01.06.2004 tarih ve 2001/732 – 2004/395 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:     

Davacı vekili, müvekkilinin T… Seiki Gmbh Şirketi ile arasındaki lisans anlaşması uyarınca Türkiye’de tescilli Tokai markalı toplam 5 model çakmak imal ettiğini, davalının da müvekkilce üretilen (F4R) Taşlı Dolar Çakmak modelinin taklidi olan G…-JAPAN marka çakmağı piyasaya sürdüğünü, davalının bu fiilinin tasarım hakkına tecavüz ve dizayn kopyacılığı suretiyle haksız rekabet oluşturdu-ğunu, ayrıca davalı tarafından piyasaya sürülen çakmakların kalitesine ve arızalı olması nedeniyle müvekkilinin ticari itibarının ve güvenilirliğinin zedelendiğini ileri sürerek, davalının fiilinin haksız rekabet oluşturduğunun tespitini ve önlenmesini, (2.000.000.000.-) TL maddi ve (2.000.000.000.-) TL manevi tazminatın temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsilini, hüküm özetinin ilanını talep ve dava etmiştir.     

Davalı, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının satışa arz ettiği çakmaklar ile davacının çakmak modelleri arasında zorunluluk arz etmeyen ve ayniliğe varan bir benzerlik bulunduğu, bu durumda davalı fiilinin TTK uyarınca haksız rekabet teşkil ettiği, hırdavatçılıkla iştigal eden davalının, dosyaya sunulan deliller uyarınca (50.000.000.-) TL maddi menfaat sağladığı gerekçesiyle, haksız rekabet ile ilgili davanın kabulü ile davalının tecavüzünün önlenmesine, anılan meblağda maddi tazminatın temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, diğer taleplerin reddine karar verilmiştir.      Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.     

1-Dava, TTK. nun 56 vd maddeleri uyarınca haksız rekabetten kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. TTK. nun 58/d maddesi uyarınca haksız rekabet yüzünden iktisadi menfaatleri zarar gören veya böyle bir tehlikeye maruz bulunan kimse, kusur varsa zarar ve ziyanının tazminini  isteyebilir. Tazminat  olarak  hakim, haksız rekabet neticesinde davalının elde etmesi mümkün görülen menfaatin karşılığına dahi hükmedebilir. Somut olayda ise davalının defter ve kayıtları incelenmiş, sadece S… Ltd.Şti.nden alınan çakmaklara ilişkin 07.05.2001 tarihli faturaya rastlanması üzerine bu faturaya dayalı olarak maddi tazminat hesabı yapılmıştır. Oysa anılan madde hükümleri uyarınca sadece faturaya bağlı kalmak gerekmez. Zira davalı dahi 05.12.2001 tarihli oturumda, kendisinin çok eskiden beri bu çakmakları sattığını belirtmiştir. Kaldı ki maddi tazminat hesabına ilişkin olarak dosyaya sunulan iki bilirkişi raporu arasında da çelişki ortaya çıkmıştır. Bu durum karşısında mahkemece, yeni bir bilirkişi incelemesi yaptırılarak davalının elde etmesi mümkün görülen maddi menfaat miktarının tespit ettirilmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.

2-Yine anılan maddenin (e) bendi uyarınca BK. nun 49 ncu maddesinde gösterilen şartlar mevcutsa manevi tazminat verilmesi de istenebilir. Somut olayda davacı vekilince sunulan dava dilekçesinde “davalı tarafından piyasaya sürülen çakmakların kalitesiz ve arızalı olması nedeniyle müvekkilinin ticari itibar ve güvenilirliğinin zedelendiği” ileri sürülerek manevi tazminat talebinde bulunulmuştur. O halde mahkemece davacının bu iddiası araştırılarak davacının manevi tazminat talep edip edemeyeceği belirlenmek gerekirken, hiçbir gerekçe gösterilmeksizin davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi dahi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan 1 ve 2 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 26.10.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.