ESAS NO : 2017/164 Esas
KARAR NO : 2018/86

DAVA : Patent (Maddi Tazminat İstemli)


DAVA TARİHİ : 25/01/2013
KARAR TARİHİ : 13/03/2018


KARAR YAZMA TARİHİ : 09/04/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan Patent (Maddi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

Davacı taraf vekili dava dilekçesinde özetle, …. sayılı “…” isimli patentini TPE nezdinde tescil ettirdiğini, davalı tarafın müvekkiline ait patentin birebir aynısını aynı sektörde kullanarak taklit ettiğini, haksız rekabete yol açtığını ve haksız kazançlar elde etitğini, Bakırköy FSHHM’ nin … D.iş sayılı dosyası davalı işyerinde tespit yapıldığını ve tespit raporunda davalı ürünlerinin müvekkilinin patenti ile ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunun tespit edildiğini, müvekkili adına… sayı “…” isimli patente vaki tecavüzünün önlenmesine, patenten doğan haklara tecavüz suretiyle üretilen veya ithal edilen ürünlere, bunların üretiminde doğrudan doğruya, kullanılan araçlara, patnet bağlı bir usulün kullanımını sağlayan araçlara el konulmasına, 50.000 TL manevi, 1.000 TL maddi, 10.000 TL itibar tazminatina hükmolunmasına, hükmolunacak tazminatlara ilk kullanımın başladığı tarihten itibaren bu kullanımın tespit edilememesi halinde tespit tarihinden itibaren ticari faiz uygulanmasına, hükmün özetinin masrafı tecavüz eden tarafından karşılanmak üzere ilgilere tebliğine, Türkiye sathında yayanlanan yüksek tirajlı üç adet gazetede yayınlanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı taraf vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle, Bakırköy FSHHM’ nin … D.iş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunu kabul etmediklerini, raporun yetersiz olduğunu, davaya konu patentin Türkiye de ve dünyanın çeşitli yerlerinde tescilden önce kamuya sunulduğunu, yeni olmadığını, davacının harcı alem nitelikte olduğunu yeni olmadığını bildiği bilmesi gerektiği sistemi tescil ettirmesinin M.K’ nun 2 maddesi ile düzenlenen iyi niyet ve dürüstlük kurallarına aykırı olduğunu, davacının ürünü ile müvekkilinin ürünün birbirinden farklı olduğunu mesnetsiz davanın reddine, karşı dava yönünden de davalı pilsan adına TPE nezdinde tescilli … sayılı patentin yenilik niteliğine haiz olmaması nedeniyle hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.

Davaya konu olaya ilişkin …D.iş sayılı dosya dosya içine alınmış, dosyanın incelenmesinde; davalı tarafa ait iş yerinde delil tespiti yapıldığı, tespit raporunda bilirkişinin 2011/03990 sayılı patente yönelik davalı tarafın ürettiği …. kodlu ürünün davacı tarafa ait patent kapsamında kaldığını beyan etmiş, dosya delil olarak dosya içine konulmuştur.

Davacı tarafa ait … patent belgesi dosya içine celp edilmiş, patentin davacı taraf adına 25.04.2011 tarihinden itibaren incelemeli olarak 20 yıl süreyle tescil edildiği gelen kayıttan anlaşılmıştır.

Dosya içindeki tüm delillerle birlikte dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti yaptığı inceleme ve değerlendirme sonucunda, d.iş dosyası sunulan tüm delil ve belgelerin incelenmesi neticesinde davacı tarafa ait … nolu patentin davalı tarafından üretilen …. ürününün patent kapsamında olduğu, sunulan tüm belgeler ve yapılan inceleme neticesinde 25.04.2011 başvuru tarihli … nolu patentin yeni olmadığının ispatlanamadığı, davalı tarafın kayıt ve belgelerinin incelenmesinde 2011 yılında 19.680,38 TL 2012 yılında 17.697,14 TL faaliyet karı elde edildiği, davalı tarafın kayıtlarında 1 adet ürün satışının bulunduğu bu satıştan 111,17 TL satış hasılatı elde edildiği, maddi tazminat talebinin değerlendirilmesinin B.K hükümleri gereği yapılmasının mahkemenin takdirinde olduğu beyan edilmiş, rapor mahkememizce teknik incelemeleri ve değerlendirmeleri yeterli görülerek hükümde dayanak yapılmıştır.

Dosyaya ibraz edilen deliller, celp edilen patent kaydı, yaptırılan d.iş dosyası tespit raporu, bilirkişi incelemesi ve tüm deliller dikkate alındığında, dava patent hakkına yönelik tecavüzün tespiti meni ve haksız rekabetin tespitine yönelik maddi manevi tazminat içerikli olup, karşı dava yönünden tecavüze dayanak olan patentin hükümsüzlüğüne ilişkin olup, öncelikle patent hükümsüzlüğü yönünden inceleme yapılmış olup, dava tarihinde yürürlükte bulunan Mülga 551 sayılı KHK gereği patent hükümsüzlüğü patent hakkında KHK. da öngörülen sebeplerin varlığında mahkeme kararı ile patentin sicilden silinmesidir. Patent konusunun yani buluşun patent …nın 5 ila 10 maddelerinde öngörülen patent alınabilirlik şartlarından herhangi birisi var olmamasına rağmen verilmiş ise , hükümsüzlük davası açılabilir. Buluşun patent ile korunabilmesi için tarım dahil sanayinin herhangi bir dalında üretilebilir veya kullanılabilir olması gerekir. Zaten sanayi uygulanabilirlik buluş için patent almanın şartlarından biridir. Buluş , sanayiye uygulanabilir olmakla birlikte uygulamayı mümkün kılar ,açıklıkta ve yeterlilikte tam olarak tanımlanması gerekir.

Tekniğin bilinen durumu patent başvurusunun yapıldığı tarihten önce buluş konusunda dünyanın herhangi bir yerinde toplumca erişilebilir yazılı veya sözlü tanıtım kullanım veya başka yolla açıklanan bilgilerden oluşur. Patentlerde buluş basamağı 9 madde de düzenlenmiş olup buluşla ilgili olduğu teknik alanda bir uzman tarafından tekniğin bilininen durumundan aşikar bir şekilde çıkarılmayan bir faaliyet sonucu gerçekleştirilmiş ise tekniğin bilinen durumunun aşıldığı kabul edilir.

Somut olayda, davacı tarafa ait patentin delil olarak sunulan ve bilirkişi tarafından incelenen kayıtlara göre 25.04.2011 başvuru tarihli TR … nolu patent belgesinin başvuru tarihi itibariyle hiç bir isteminin yeni olmadığının ispat edilemediği, patent belgesi incelemeli olarak verilmiş olup, iki kez rapora gönderilip söz konusu inceleme aşamasında olumlu raporla geçtiği de dikkate alındığında davalı tarafından karşı dava olarak açılan hükümsüzlük davası ispat edilemediğinden reddine karar vermek gerekli ve yerinde görülmüştür.

Patente yönelik tecavüzün tespiti meni yönünden, patente yönelik tecavüz sayılan fiiller Mülga KHK’ nın 136.maddesinde sayılmış olup, patent sahibinin izni olmaksızın buluş konusu ürünün kısmen veya tamamen üretme sonucu taklit etmek,

Kısmen veya tamamen taklit suretiyle meydana getirildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği halde tecavüz yoluyla üretilen ürünleri satmak, dağıtmak veya bir başka şekilde ticaret alanına çıkarmak veya bu amaçlar için ithal etmek veya ticari amaçla elde bulundurmak veya uygulamaya koymak suretiyle kullanmak,

Patent sahibinin izni olmaksızın buluş konusu olan usulü kullanmak veya buluş konusu usule doğrudan doğruya elde edilen ürünleri satmak, dağıtmak ve başka şekilde ticaret alanına çıkarmak veya bu amaçlar için ithal etmek veya uygulamaya koymak suretiyle kullanmak,

Patent sahibi tarafından sözleşmeye dayalı lisans veya zorunlu lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek ve bu hakları 3.kişilere devretmek patent hakkına tecavüzdür.

Patentten doğan hakkın kapsamı belirlenirken ihlalin varlığı tartışması çerçevesinde ve eşdeğerlerin tespiti sırasında sürekli bir karşılaştırma yapılmaktadır. Bu karşılaştırma zorunlu gerekli bir ortak uygulamadır, karşılaştırma koruma kapsamındaki buluşun usulüne uygun yorumlanmış istemleri ile patenti ihlal ettiği araç arasında yapılmaktadır. Patent hakkında …nın 136 maddesine göre sahibinin izni olmaksızın buluş konusu ürün kısmen veya tamamen üretme sonucu patenti taklit etmek patent hakkına tecavüzdür. Patent ancak kullanılarak ihlal edilebilir, patentte soyut ihlal yoktur, patenttin kullanılması patentin uygulanması yani buluş konusu ürünün üretilmesidir, patent sahibinin izni olmadan kullanıldığı için patent hakkında KHK. bu şekilde üretilmiş olan malları taklit olarak adlandırmaktadır. izinsiz kullanılan patentin izin alınmadan izin red edilmiş veya herhangi bir sebep ile sona ermiş ise sona ermiş olmasına rağmen veya izin kapsamını aşacak kapsamında kullanılmadır. Taklit malın üretilmesi yeterli olup bu malların ticarete konulmuş olması şart değildir. Çünkü patentin kullanılması sonucu üretilen mal ve mal ile tecavüz hem somutlaşmış hem de kanıtlanmıştır, buluşun bütün unsurları kullanılarak yapılan üretimden başka bir kısım unsurların alınması bazılarının değiştirilmesi bir kısmının bırakılması yolu ile yapılan üretim de patent hakkına tecavüz oluşturur.

Somut olayda, yapılan delil tespiti, bilirkişi incelemesi ve tüm deliller dikkate alındığında davalı taraf tarafından …sayılı … adlı ürünün mevcut davacıya ait patente yönelik bağımsız istem 1 de yer alan tüm ana unsurların üründe bütünüyle var olduğu tespit edildiğinden davalı tarafa ait ürünün patente yönelik tecavüz olduğunun tespitine karar vermek gerekli ve yerinde görülmüştür.

Yine TTK hükümleri gereği başkasına ait ürünün eş değerini izinsiz olarak kullanmak haksız rekabet olarak görüldüğünden davalı eylemi aynı zamanda haksız rekabet olarak kabul edilmiştir.

Patent sahibinin izini olmaksızın patentle korunan ürünü üreten, satan, dağıtan veya başka şekilde ticaret alanına çıkaran veya bu amaçlar için ithal veya ticari amaçla elde bulunduran veya patentli bir usulü kullanan kişi hukuka aykırılığı gidermek ve sebep olduğu zararı tanzim etmekle yükümlüdür.

Patent sahibinin uğradığı zarar sadece fiili kaybın değerini değil ayrıca patent hakkına tecavüz dolayısıyla yoksun kalınan kazancıda kapsar. Yoksun kalınan kazanç zarar gören patent sahibinin seçimine bağlı olarak hesap edilir.


A-Patentten doğan hakka tecavüz edenin rekabeti olmasaydı patent sahibinin patenti kullanmasıyla elde edebileceği muhtemel gelire göre,


B-Patentten doğan hakka tecavüz edenin patent konusu buluşu kullanmakla elde ettiği kazanca görü.


C-Patentten doğan hakka tecavüz edenin buluşu bir lisans anlaşmasıyla hukuka uygun şekilde kullanmış olması halinde ödenmesi gereken lisans bedeline göre tazminat talep etme hakkı olup, davacı taraf lisansa göre maddi tazminat talebinde bulunmuş, dosyada yeterli şekilde lisans anlaşması ibraz edilmediğinden ayrıca davalı taraf defter ve kayıtlarında bir adet ürünün satılmış olduğu tespit edilmiş olup, üretim yapan bir firmamın 1 adet ürün satması hayatın olağan akışı ve ticari gerçeklerle uygun olmayıp, zararın tam olarak belirlenmediği durumlarda maddi tazminata hakimin takdir hakkıyla belirleme yetkisi olup, davacı tarafın maddi tazminat talebi B.K ve hakkaniyet gereği 5.000 TL olarak değerlendirilmiş ancak davacı taraf 1.000 TL talep ettiğinden taleple bağlı kalınarak 1.000 TL maddi tazminatın davalıdan tahsili, davacı tarafa ödenmesine, yine davalı tarafın patente konu ürünleri izinsiz kullanımı dikkate alınarak ürünün değeri, tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları hakkaniyet gereği 7.500 TL manevi tazminatın davalı taraftan tahsili, davacı tarafa ödenmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine, yine itibar tazminatı yönünden patentin kötü şekilde kullanımı hususunda ve zedeleyicilik konusunda dosyada bir belirleme yapılamadığından itibar tazminat talebinin reddine, hükmün kesinleştikten sonra ilanına karar vermek gerekli ve yerinde görülmüştür.

HÜKÜM:

1-Davacıya ait … sayılı patente yönelik davalı tarafın … kodlu ürünün davacıya yönelik patente yönelik tecavüzün ve haksız rekabet olduğunun tespiti ve menine,


Davalı tarafın … sayılı ürünü piyasaya sunmasının, üretim yapmasının, ürünlerin tanıtımını yapmasının engellenmesine, ürünlere, üretim kalıplarına el konulmasına, masrafı davalıdan alınmak suretiyle imhasına,


Ürünlerin internet sitesinde tanıtımının engellenmesine, sadece ürünlerin sergilendiği site uzantısı bildirildiğinde ürüne yönelik tanıtıma erişimin engellenmesine,


B.K ve hakkaniyet gereği davalı tarafın kullanımı tespit edilemediğinden tarafların ciro ve ürünün niteliği dikkate alındığında 5.000 TL B.K göre tazminat takdirine ancak talep 1.000 TL olup, 1.000 TL maddi tazminatın tespit tarihi olan 08.11.2012 tarihinden itibaren değişen oranlarda ticari faizle davalı taraftan tahsili davacı tarafa ödenmesine,


7.500 TL manevi tazminatın 08.11.2012 tarihinden itibaren yasal faizle davalıdan tahsili davacı tarafa ödenmesine,


Fazlaya ilişkin manevi tazminat ve yerinde olmayan itibar tazminat talebinin reddine,


Hüküm kesinleştikten sonra masrafı davalıdan alınmak suretiyle 5 büyük gazeteden birinde ilanına,


a)Davacı tarafından yatırılan 24,30 TL başvuru, 1.041,75 TL peşin harç, toplam 1.066,05 TL harçtan 604,93 TL’ sinin davalıdan tahsili davacı tarafa ödenmesine, fazla yatırılan 461,12 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,


b)Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan tecavüzün tespiti meni yönünden 3.145,00 TL, maddi tazminat talebi yönünden Avukatlık Ücret Tarifesi 13 madde gereği 1.000,00 TL, manevi tazminat yönünden 3.145,00 TL toplam 7.290,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili, davacı tarafa ödenmesine,


c)Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan reddedilen manevi tazminat yönünden 3.145,00 TL, reddedilen itibar tazminatı yönünden 3.145,00 TL olmak üzere toplam 6.290,00 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili, davalı tarafa ödenmesine,


d)Davacı tarafından yapılan 2.050,00 TL bilirkişi ücreti, 245,50 TL tebligat ve müzekkere gideri, D.iş dosyasında (75 TL araç ücreti, 400 TL bilirkişi ücreti, 148,55 TL keşif harcı, 17 TL tebligat gideri)

640,55 yapılan toplam 2.936,05 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına isabet eden %80′ i 2.348,80 TL’ nin davalıdan tahsili davacı tarafa ödenmesine,


2-Karşı dava yönünden ispatlanamayan hükümsüzlük talebinin reddine,


a- Karşı davada, 35,90 TL karar harcından peşin yatan 24,30 TL’ nin mahsubu ile bakiye 11,60 TL harç tahsil sınırı altında kaldığından harç konusunda karar verilmesine yer olmadığına,


b-Karşı davada, davacı karşı davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan 3.145,00 TL ücreti vekaletin davalı karşı davacıdan tahsili, davacı karşı davalı Pilsan tarafına ödenmesine,


c-Karşı davada, davalı karşı davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,


3-Artan avans giderinin taraflara iadesine,


Dair İlgili Hukuk Dairesinde kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 13/03/2018

Kaynak: Yargıtay