“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 06/06/2016 gün ve 2014/185 – 2016/159 sayılı kararı onayan Daire’nin 21/06/2018 gün ve 2016/13331-2018/4723 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:

Davacının İddia ve Görüşleri


Davacı vekili, davacı şirketin erkek giyim ve tekstil sektöründe faaliyet gösterdiğini, şirket merkezinin Amerika Birleşik Devletlerinde bulunduğunu, daha çok e-ticaret ile ürünlerini satışa sunduğunu, şirketin 2007 yılında kurulduğunu ancak çok kısa bir süre içerisinde dünyanın çeşitli ülkelerinde bilinen bir marka haline geldiğini, ‘BONOBOS’ markasını Türkiye’de kullanmak istediğini, ancak daha önce davalı adına tescil edilmiş olan 2007/67341 sayılı ‘BONOBO’ markası nedeniyle tescil yapamadıklarını, davalı şirketin tescil ettirdiği ‘BONOBO’ ibareli markasını hiçbir üretim ve/veya pazarlama faaliyetinde kullanmadığını, 556 sayılı KHK’nın 14. maddesi uyarınca markanın tescil tarihinden itibaren 5 yıl içinde haklı bir neden olmaksızın kullanılmaması veya bu kullanıma 5 yıllık bir süre için kesintisiz ara verilmesi halinde iptali gerekir düzenlenmesi nedeniyle iptalinin gerektiğini iddia ederek davalı adına TPMK nezdinde tescilli 2007/67341 “BONOBO” sayılı markanın iptaline ve hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.

Davalının İddia ve Görüşleri


Davalı şirket vekili, Anayasa Mahkemesi’nin kararı ile 556 sayılı KHK’nın 14. maddesi uyarınca tescilden itibaren 5 yıl süre ile kullanılmaması veya 5 yıl kullanımına ara verilmesi nedeni ile hükümsüzlüğüne ilişkin 42/1-c bendi fıkrasının iptaline karar verildiğini, davanın yasal dayanağının kalmadığını, davacının davayı açmakta menfaatinin olmadığını, davalının ‘BONOBO’ markasının gerçek hak sahibi olduğunu, aktif bir şekilde kullandığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Yerel Mahkeme Kararı


Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; davalının 2007/67341 sayılı “Bonobo” ibareli markasının geriye doğru 5 yıllık süre zarfında tescil kapsamındaki eşya listesindeki mallardan “Clothing, sweaters, shirts, chemisettes, trousers, pullovers, undenvear” mallar açısından 556 sayılı KHK m.14’de öngörüldüğü biçimde ciddi olarak kullandığı sabit olmakla bu kısım yönünden davanın reddi gerektiği, ancak söz konusu markanın kapsamındaki mallardan “14. sınıftaki ve 18. sınıfta yer alan tüm mallar ile 25. sınıfta yer alan bir kısım mallar bakımından KHK 14’te öngörüldüğü biçimde kullandığı yönünde ikna edici bir kanaat oluşmadığı, markanın kullanıldığı vakıası davalı tarafça ispat olunamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davacı vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizce onanmıştır.


Bu kez davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

Yargıtay Kararı


Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere, 06.01.2017 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 14.12.2016 tarihli 2016/148 esas ve 2016/189 karar sayılı kararı ile 556 sayılı KHK’nın 14. maddesinin iptal edilmiş olmasına karşın düzeltme isteminde bulunanın sıfatına nazaran bu hususus bozma sebebi yapılamayacak olmasına göre davacı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.


SONUÇ:

Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 38,50 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 477,45 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 09/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak; Yargıtay