“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada … . Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 21.09.2016 tarih ve 2016/48-2016/222 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacının İddia ve Görüşleri


Davacı vekili; müvekkili firmanın 1945 yılında … kurulduğunu, faaliyet alanında kullandığı markası “…”U … nezdinde ve birçok ülkede tescil ettirdiğini, markasını TPE nezdinde de tescil ettirmek için 2011/09940 kod nolu dosya üzerinden dava dışı TPE’ye başvuru yaptığını, yapılan başvurunun davalı şirket önceden bir şekilde tescil edilmiş 2003/… işlem nolu … ibareli marka nedeniyle 556 sayılı KHK’nın 7/1-b maddesi gereğince reddedildiğini, müvekkili şirketin ihdas edip tanınmış hale getirdiği markasını faaliyet alanı olan 20. sınıf “mobilyalar, aynalar, ahşap veya sentetik malzemeden mamul resimler, tablolar için çerçeveler” emtiaları bakımından … tescil ettiremez duruma düştüğünü, davalı şirketin … markasını bugüne kadar kullanmadığını ileri sürerek 556 sayılı KHK’nın 42/1.c ve 14. Maddeleri gereğince davalı adına TPE nezdinde tescilli 2003/… tescil numaralı … ibareli marka tescil belgesinin tebliğin 20. sınıfındaki “Yapıldıkları maddelere ve malzemelere bakılmaksızın mobilyalar teshir standları ve vitrinleri dosya dolapları, ecza dolapları, yazı ve çizim masaları servis arabaları şezlonglar, madeni olmayan tezgahtar, iş tezgahları bankolar, çeyiz sandıkları posta kutuları sabit havlu dağıtıcıları, aynalar, elbise askıları (ayaklı, sabitlenen) ve kılıfları, ahşap veya plastikten mamül portatif merdivenler, yolcuların inip binmesinde kullanılan hareketli merdivenler, metalden olmayan pencere ve kapı armatürleri, açma kapama tertibatları, kilitler, mobilyalar için metalden olmayan bağlantılar, tertibatlar ve parçalar, raf bağlantı elemanları, kapaklar için kollar, çekmece rayları, mobilya tekerlekleri” emtialar bakımında hükümsüzlüğüne ve markanın bu emtialar yönünden sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalının İddia ve Görüşleri


Davalı vekili; müvekkilinin Türkiye’nin önde gelen mobilya firmalarından olduğunu, köklü bir geçmişe sahip olduğunu, tescilli markasını tescil olduğu sınıflarda kullandığını savunarak davanın reddini istemiştir.

Yerel Mahkeme Kararı


Mahkemece bozma ilamına uyularak tüm dosya kapsamına göre; davalı adına kayıtlı 2003/… sayılı ‘…’ ibareli markanın tescilli mal ve hizmetler yönünden kullanılmadığı gerekçesiyle 20. sınıftaki “Yapıldıkları maddelere ve malzemelere bakılmaksızın mobilyalar teshir standartları ve vitrinleri dosya dolapları, ecza dolapları, yazı ve çizim masaları servis arabaları şezlonglar, madeni olmayan tezgahtar, iş tezgahları bankolar, çeyiz sandıkları posta kutuları sabit havlu dağıtıcıları, aynalar, elbise askıları (ayaklı, sabitlenen) ve kılıfları, ahşap veya plastikten mamul portatif merdivenler, yolcuların inip binmesinde kullanılan hareketli merdivenler, metalden olmayan pencere ve kapı armatürleri, açma kapama tertibatları, kilitler, mobilyalar için metalden olmayan bağlantılar, tertibatlar ve parçalar, raf bağlantı elemanları, kapaklar için kollar, çekmece rayları, mobilya tekerlekleri” emtialar yönünden 556

sayılı KHK’nın 14. maddesi uyarınca bu emtialar yönünden iptaline karar verilmiştir.


Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.

Yargıtay Kararı


1-Dava, kullanmama nedenine dayalı marka hükümsüzlüğü istemine ilişkin olup, mahkemece, dava konusu markanın kullanmama nedeniyle hükümsüzlüğüne karar verilmiştir.

Ancak, karar tarihinden önce, 556 sayılı KHK’nın 42/1-c. maddesi Anayasa Mahkemesi’nin 09.04.2014 gün ve 2013/147 Esas ve 2014/75 Karar sayılı kararı ile iptal edilmiş, ayrıca karar tarihinden sonrada 06.01.2017 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 14.12.2016 gün ve 2016/148 Esas ve 2016/189 Karar sayılı kararı ile 556 sayılı KHK’nın 14. maddesinin iptaline karar verilmiştir.

 Bu durumda, Anayasa Mahkemesi’nin anılan iptal kararları değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden kararın bozulması gerekmiştir.


2- Bozma sebep ve şekline göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.


SONUÇ:

Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın re’sen BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 01.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

 Kaynak-Yargıtay