“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ : FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada … … Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18/11/2014 gün ve 2013/… – 2014/… sayılı kararı onayan Daire’nin 09/05/2016 gün ve 2015/… – 2016/… sayılı kararı aleyhinde asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
İÇİNDEKİLER
Davacının İddia ve Görüşleri
Asıl ve birleşen davanın davacısı vekili müvekkili adına 30. sınıfta tescilli 95575 sayılı … , 23, 29 ve 32. sınıflarda tescilli 2000/… sayılı … , 2005/… sayılı …, 138968 sayılı ” … ” ibareli markaların bulunduğunu, … markasının kullanıldığı ürün ambalajının 2001/… sayı ile endüstriyel tasarım olarak müvekkili adına tescil ettirildiğini, müvekkili adına tescilli “… ” ibareli markanın tanınmış marka olduğunu, davalı adına … nezdinde 03.11.2003 tarih ve 2003/… sayılı … + şekil ve 24.1.2005 tarih ve 2005/… sayılı … ibareli markalar bulunduğunu, davalı adına tescilli markaların 556 Sayılı KHK’nın 7/i, 8/4., Paris Sözleşmesi’nin 1. mükerrer 6. maddesi uyarınca müvekkilinin markalarına iltibas yaratacak derecede benzer olması, davalının marka tescilinin kötü niyete dayanması ve KHK’nın 14. maddesi uyarınca kullanılmaması nedeniyle hükümsüzlüğüne karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek davalı adına tescilli 2003/… sayılı … + şekil ve 2005/… sayılı “…” ibareli markaların hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalının İddia ve Görüşleri
Asıl ve birleşen davada davalı vekili, asıl ve birleşen davanın reddini istemiştir.
Yerel Mahkeme Kararı
Mahkemece, asıl ve birleşen davanın reddine dair verilen kararın asıl ve birleşen davada davacı vekilince temyizi üzerine karar Dairemizce onanmıştır.
Asıl ve birleşen davada davacı vekili bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yargıtay Kararı
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere ve karar tarihinden sonra 06/01/2017 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 14/12/2016 tarihli, 2016/148 Esas ve 2016/189 Karar sayılı kararı ile 556 sayılı KHK’nın 14. maddesinin iptaline karar verilmiş olmasına göre, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin HUMK’un 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ:
Yukarıda açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davada davacı vekilinin karar düzeltme isteminin HUMK’un 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 14,00 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 314,79 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen asıl ve birleşen davada davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 18/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Kaynak-Yargıtay