“İçtihat Metni”



MAHKEMESİ : … 3.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ


Taraflar arasında görülen davada … 3.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 14/07/2015 tarih ve 2014/235-2015/166 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacının İddia ve Görüşleri


Davacı vekili; müvekkilinin “…” ibaresini Türkiye dahil olmak üzere pek çok ülkede tescil ettirdiğini ve tanınmış marka olduğunu, davalının müvekkilinin markası ile ayırt edilemeyecek derecede benzer “…” ibaresini … nezdinde 2012/54479 tescil no ile 25. ve 35. sınıflarda tescil ettirdiğini, davalı markasının müvekkilinin markası ile görsel ve fonetik olarak ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunu, bu nedenle müvekkilinin markasının temsil gücünün ve itibarının zedelendiğini iddia ile davalı markasının hükümsüz kılınması gerektiğini talep ve dava etmiştir.

Davalının İddia ve Görüşleri


Davalı vekili; davacı markasının … menşeili olduğunu, müvekkilinin markası “…” ile Türkiye’nin tanınmış önemli firmalarından biri haline geldiğini, davacı ile müvekkilinin farklı alanlarda hizmet verdiğini, iltibas ihtimali bulunmadığını, davacı markasının tanınmışlık düzeyine ulaşmadığını, Türkiye’de “…” markasının hizmet vermediğini, anlamsal açıdan da markalar arasında benzerlik bulunmadığını beyanla davanın reddini istemiştir.

Yerel Mahkeme Kararı


Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; dosya kapsamına sunulan eski tarihli mahkeme ilamlarında davacı markasının tanınmış marka olarak kabul edildiği, “…” markasının mağazacılık sektöründe tanınmış olduğunun tespit edildiği, … nezdinde de tanınmış marka olarak tescil edildiği, davacı markasının davalı adına tescilli “…” ibareli markanın tescil başvurusu tarihinden çok önceki dönemde tanınmış marka niteliğinde olduğu, davacı markası ile davalı markasının telaffuz benzerliği ve görsel benzerlik mevcut olduğu, tüketicilerin markalar arasında işletmesel bağ olduğunu düşünmeleri de muhtemel olacağı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.


Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.

./..

Yargıtay Kararı


Dava, davalı adına tescilli markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.


Uyuşmazlık konusu hükümsüzlüğü istenen marka “Saldi” ibaresinden oluşmaktadır.

Davacı markası ise “…” ibaresinden ibarettir. 556 sayılı KHK’nin 8-1-b maddesi uyarınca işaretlerin kapsadığı mal ve hizmetlerin ortalama alıcısı nezdinde karıştırılma tehlikesine yol açılması için görsel, işitsel ve kavramsal olarak benzer olup olmadıklarının değerlendirilmesi gerekir. Somut uyuşmalıkta uyuşmazlık konusu “Saldi” ibaresi ile “…” ibaresi arasında ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde karıştırılma tehlikesine yol açabilecek derecede benzerlik bulunmadığı halde mahkemece aksine düşüncelerle işaretlerin benzer olduklarının kabulü ve davacının markasının tanınmışlığı gözetilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş hükmün davalı yararına bozulması gerekmiştir.


SONUÇ:

Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 25/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak-Yargıtay