“İçtihat Metni”


MAHKEMESİ : … 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 11/06/2013 gün ve 2012/40-2013/106 sayılı kararı bozanDaire’nin 02/07/2014 gün ve 2013/16852-2014/12722 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

Davacının İddia ve Görüşleri


Davacı vekili, davalının 2008 yılında müvekkiline ait tasarımları kullanması üzerine tarafların biraraya gelerek anlaştıklarını ve davalının, müvekkilinin dava konusu tasarımı değil de taahhütnamenin ekinde görseli yer alan başka bir tasarımı kullanmamayı taahhüt ettiğini ;ancak daha sonra bu davaya konu olan marka ve tasarım tescillerini gerçekleştirdiğini öğrendiğini ,bu taahhütnameye konu tasarımın bu davaya konu marka ve tasarımla bir ilgisi olmadığını, davalı tarafın kötü niyetini kanıtlamak amacıyla bu beyana dilekçede yer verildiğini, davalının hükümsüzlüğü istenilen marka ve tasarımının dava dilekçesinde belirtilen müvekkilinin tanınmış NIVEA markalı ürün ambalaj tasarımları üzerindeki özgün kullanımlardan oluşturulduğunu, tasarımın yeni ve ayırt edici olmadığını, marka üzerindeki öncelik hakkının müvekkiline ait olduğunu ileri sürerek davalıya ait 2010/18956 sayılı …+ŞEKİL markası ile 2010/02880 sayılı çoklu tasarım tescillerinin hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalının İddia ve Görüşleri


Davalı vekili, müvekkilinin davacı tarafın iddia ettiği ürün kompozisyonun tasarımının davacıdan önce ilk kez 2009 yılında kullanmaya başladığını buna ilişkin kataloğu da sunduğunu, karşı tarafın kullanımının ise 2010 yılında başladığını ve kullanılan logoların da farklı olduğunu, tasarımın da yeni ve ayırt edici olduğunu, davacı tarafın markadaki logoya dayanarak tasarımın hükümsüzlüğünü isteyemeyeceğini ayrıca tasarımın da iptali istenmiş olup usule göre davanın davalının ikametgahı mahkemesinde açılması gerektiğini ayrıca davacı tarafın…markasının … markasına benzemediğinin davacının da kabulünde olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

Yerel Mahkeme Kararı


Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizce bozulmuştur.


Bu kez, davacı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.

Yargıtay Kararı


Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.


SONUÇ:

Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nın 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 05,20 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK’nın 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 251,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak hazineye gelir kaydedilmesine, 16/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak-Yargıtay