“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : … 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 20/06/2013 tarih ve 2012/291-2013/123 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacının İddia ve Görüşleri


Davacı vekili, müvekkilinin …markası ve ürün kompozisyonu ve ambalajıyla benzer ambalajın davalı tarafından piyasaya çıkarılan deodorant ürününde kullanıldığını, bu durumun markaya tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini,yine davalının “…” ibareli markası ile müvekkilinin “…” markası arasında iltibasa yol açacak derecede benzerlik bulunduğunu ileri sürerek, marka haklarına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi ile sonuçlarının ortadan kaldırılmasına ve davalı adına tescilli 2010/07838 nolu “…” markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalının İddia ve Görüşleri


Davalı vekili, müvekkili şirketin 2006 yılında kurduğunu, taraf markaları arasında iltibasa yol açıcı benzerlik bulunmadığını, müvekkilinin markasının tescili sırasında davacı tarafından yapılan itirazın …’ce reddedildiğini, ayrıca dava konusu ürünlerde bulunan kapak tasarım tescilinin müvekkiline ait bulunduğunu, markaya tecavüz ve haksız rekabet koşullarının oluşmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.

Yerel Mahkeme Kararı


Mahkemece; iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; taraf markaları arasında görsel, anlamsal ve işitsel anlamda benzerlik bulunmadığı, bu nedenle orta derecede dikkatli tüketicinin markanın orjinini karıştırma ihtimali bulunmayıp markanın bütünsel izlenimi farklı olduğundan markanın hükümsüzlüğüne ilişkin talebin reddi gerektiği, tescilli markanın kullanımı marka haklarına tecavüz oluşturmadığından ve davalının markasını tescile uygun kullandığından marka haklarına tecavüzün tesbit ve önlenmesine ilişkin talebin de reddi gerektiği, taraf markalarının kullanıldığı ambalaj ve ürün kutularının gerek model olarak gerekse ebat olarak aynı ebatta oluşu nedeniyle oluşturulan bu bütünsel benzer kompozisyon nedeniyle tüketicinin ürünün orijinini karıştırma ihtimali bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile haksız rekabetin tesbit ve önlenmesine, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiştir.


Kararı, taraf vekilleri temyiz etmişlerdir.

Yargıtay Kararı


Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.


SONUÇ:

Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 0,90 TL temyiz ilam harcının temyiz edenlerden ayrı ayrı alınmasına, 14.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak-Yargıtay