“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/06/2013
NUMARASI : 2011/58-2013/302
DAVACI-KARŞI

Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18/06/2013 tarih ve 2011/58-2013/302 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava konusu meblağ 18.563 TL’nin altında bulunduğundan 6100 sayılı Kanun’un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK’nın 3156 sayılı Kanun’la değişik 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi Kamil Ersin Ortaç tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davalının İddia ve Görüşleri


Davacı – karşı davalı vekili, müvekkili şirket adına TPE nezdinde tescilli, tanınmış “ASİCS TIGER”, “TIGER” ve “ONITSUKA TIGER” ibareli markalarının bulunduğunu, dünya çapında uzun yıllardır tescilli olan bu markalarını özgün ayakkabı şekilleri üzerinde kullanmakta olduklarını, ayakkabı kutu ve tanıtım malzemelerinin de kendileri ile özdeşleştiğini, davalı T. A.Ş’nin “TİGER” ve “ONİTSUKA TİGER” markalarını kullanarak ve müvekkilinin ayakkabılarının üzerine kendi markalarını koyarak kendi adlarına tescilli markalarına tecavüz ve haksız rekabet yarattığını, bunun yanında müvekkilinin özgün ayakkabı şekillerinin, kutularının ve tanıtım malzemelerinin de taklit edildiğini, davalı A. Lojistik A.Ş’nin de hiç bir teknik zorunluluk bulunmamasına rağmen, müvekkilinin özgün ayakkabı şekillerini ve kutularını taklit ederek haksız rekabet yarattığını ileri sürerek davalıların marka hakkına tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespitine, men’ine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalının İddia ve Görüşleri


Davalı – karşı davacı T.. A.. vekili, davanın reddini istemiş, karşı davasında da, davacı – karşı davalının yanlış beyanlarla müvekkili şirketi kötülediğini ve bunun haksız rekabet olduğunu ileri sürerek haksız rekabetin tespiti ile 5.000 TL maddi ve 5.000 TL manevi tazminatın tahsilini talep ve dava etmiştir.


Davalı A. Lojistik ve Dış Ticaret Ltd. Şti. vekili, diğer davalının muvafakati ve ödenen marka kullanım bedelleri karşılığında ayakkabı satışı yaptığını, davacı ürünleri ile iltibas oluşturmadığını ve haksız rekabette bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

Yerel Mahkeme Kararı


Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, tarafların kendileri adına tescilli şekil markalarını anonim karakterli ayakkabılar üzerinde ve tescillerine uygun olarak kullandıkları, marka ve logolar arasında da biçimsel yönden bir benzerliğin bulunmadığı ve bu durumun marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturmadığı gerekçesiyle bu husustaki davacı taleplerinin reddine, ancak, davalıların, sonsuz sayıda seçenek özgürlüğü varken, davacı- karşı davalının kullanmakta olduğu karton etiket ve karton ayakkabı kutuları ile iltibas yaratır nitelikte etiket ve ayakkabı kutularını kullanmasının TTK’nun 56 ve devamı maddeleri uyarınca haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, men’ine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, karşı dava yönünden ise davacının kanundan doğan bir hakkını meşru hak arama özgürlüğü çerçevesinde kullanıldığı ve bunun haksız rekabet teşkil etmediği gerekçesiyle karşı davanın reddine karar verilmiştir.


Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.

Yargıtay Kararı


1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı karşı davacı T. A.Ş vekili ile davalı As Lojistik Ltd. Şti. vekilinin aşağıdaki (3) nolu bent dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.


2- Asıl davada davacı vekili, müvekkili adına tescilli “Tiger” ve “Onitsuka Tiger” markalarının davalı Timsah tarafından kullanıldığı, davalının kendi markalarını müvekkilinin ayakkabıları üzerinde kullandığı, müvekkilinin özgün ayakkabı kutuları ve etiketlerine benzer kullanım yapıldığı iddialarında bulunarak marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, meni, refi talebinde bulunmuştur.


Davacının iddiasının bu ileri sürüş biçimine göre, davalının ürettiği ayakkabılarda davacının markasını kullanıp kullanmadığı, davalının davacının ayakkabılarına kendi markasını koyup koymadığı, davacının ayakkabı ve ayakkabı kutularının özgün olup olmadığı ve davalının bunlara benzer üretim yapıp yapmadığı hususlarının araştırılması gerekmektedir.


Bu kapsamda mahkemece, davalının ürettiği ayakkabılarda davacının markasını kullanıp kullanmadığı, davalının, davacının ayakkabılarına kendi markasını koyup koymadığı, davacının ayakkabılarının ve etiketlerinin özgün olup olmadığı hususlarında bir araştırma yapılmadığı ve bu taleplere yönelik değerlendirme yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bu itibarla, mahkemece yukarıda ayrıntısı ile ifade edilen davacı iddialarını karşılayacak denetime elverişli bir rapor alınarak sonucuna göre davacı taleplerini de karşılayacak şekilde bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme sonucu hüküm kurulması doğru görülmemiş asıl davaya yönelik kurulan hükmün bu nedenle asıl dava davacısı yararına bozulması gerekmiştir.


3- Bozma sebep ve şekline göre davalılar vekillerinin asıl davanın vekalet ücretlerine yönelik temyiz istemlerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.


SONUÇ:

Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle, davalı karşı davacı T. A.Ş ile davalı A. Lojistik Ltd. Şti. vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenle davalılar vekillerinin vekalet ücretlerine yönelik temyiz istemlerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 09.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak-Yargıtay