“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 17/07/2013 tarih ve 2011/425-2013/319 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 11.11.2014 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalı vekili Av. … dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacının İddia ve Görüşleri


Davacı vekili, müvekkilinin akaryakıt ürünleri dağıtım sektöründe faaliyet gösteren ve iş hacmi itibariyle Türkiye’nin önde gelen şirketlerinden biri olduğunu, müvekkili şirketin satış hacminin artışında yürüttüğü kampanyalar ve özellikle de işbu davanın konusunu oluşturan yakıt güvence sistemi kampanyasının etkili olduğunu, kampanya ile ağırlıklı olarak … marka otomobil üreticileri ile başkaca motorlu araç üreticileri ile yaptığı anlaşma çerçevesinde ilk defa “Yakıt Güvence Kartı” uygulamasını başlattığını, 2005 yılından itibaren satılan bahsi geçen markalara ait araç sahiplerinin akaryakıtlarını… Bayilerinden almaları halinde, aracın yakıt sisteminde meydana gelecek arızanın garanti kapsamına alınması ve oluşan arızaların ücretsiz giderilmesinin söz konusu olduğunu, davalı şirketin alternatif bir reklam kampanyası başlatarak hem müvekkili şirketi, hem de müşterilerini kötülediğini, davalı eyleminin T.K. mad. 56 ve devamı maddelerinde düzenlenen haksız rekabet koşullarını oluşturduğunu belirterek, maddi ve manevi tazminat hakları saklı kalmak kaydı ile, haksız rekabet teşkil edecek nitelikteki davalı eylemlerinin (reklam yayınının, gazete ilanlarının, internet duyurularının ve diğer kamuya duyuru yöntemleriyle yapılan duyuruların) haksız rekabet oluşturduğunun tespitine, haksız rekabetin men’ine, bu kapsamda dava konusu reklamın radyo ve televizyonda yayınlanmasının, her türlü yoldan kamuya duyurulmasının, ilan edilmesinin durdurulmasına, verilecek kararın ülke çapında dağıtımı yapılan yüksek tirajlı iki gazetede ilanına, ilan masraflarının, davalı tarafından karşılanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalının İddia ve Görüşleri


Davalı vekili karşılaştırmalı reklamlarda rakip ürün ya da firmanın ismini verme yasağının ihlal edildiği, bu şekilde haksız rekabet yapıldığı iddia edilse de iddiarın haksız ve mesnetsiz olduğunu, ne davacının ürünlerini kötüleme, ne de davalı … isminin müvekkili reklamlarında yer almadığını, müvekkili tarafından yapılan reklam incelendiğinde, belirtilen hususun, …istasyonlarından alınan yakıtların da yakıt güvencesi altında olduğunun belirtilmesi olduğunu, … reklamlarında hiçbir rakibin kötülenmediğini, tek amacın tüketici nezdinde olan yanlış algının düzeltilmesi olduğunu belirterek, haksız ve hukuka aykırı davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Yerel Mahkeme Kararı


Mahkemece iddia, savunma, dosyadaki kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre, davalı ….’nin dava konusu reklamlarının 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 16.maddesinin 3.fıkrası kapsamında karşılaştırmalı reklam olarak nitelendirilmesi gerektiği, söz konusu reklamlarda yer alan “sen bu kafayla çok yolda kalırsın” ifadesinin, T.T.K.’nun 57/1 maddesi anlamında kötüleme kapsamında olduğu ve haksız rekabet teşkil ettiği, reklamlarda “biip” sesi ile geçilen bölümde “..” sesinin duyulduğu, böylece davacı şirketin isminin anlaşıldığı, reklamın bütünü dikkate alındığında, kullanılan ifadelerin davacı şirketi hedef aldığının açıkça anlaşıldığı, bu durumun T.T.K.’nun 57/b.3 ve b.10 maddesi kapsamında haksız rekabet teşkil ettiği gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiştir.


Karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.

Yargıtay Kararı


Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.


SONUÇ:

Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 0,90 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 13/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak-Yargıtay