“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 26/01/2013 tarih ve 2010/110-2012/9 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacının İddia ve Görüşleri


Davacı vekili, davalı tarafından 02/05/2002 tarih ve 2002/10243 sayı ile tescil edilmiş olan şekil markasının, marka olabilme kabiliyetine haiz olmadığını, şekil markasının herkesin kullanımına açık unsurların özgün olmayan şekilde bir araya getirilmesi ile oluşturulduğunu, söz konusu şekil markasının “çikolata” ya da “çikolatalı ürün” görselinden ibaret olduğunu, davalı tescilinin kötü niyetli olduğunu ve 556 sayılı KHK’nın 7/1-a,c ve e maddelerinde belirtilen hükümsüzlük koşullarının gerçekleştiğini iddia ederek, 02/05/2002 tarih ve 2002/10243 sayı ile tescilli şekil markasının hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.

Davalının İddia ve Görüşleri


Davalı vekili, müvekkili adına tescilli marka hakkında, Ankara 1. FSHHM’nin 2005/316 Esas, 2006/1385 Karar sayılı dosyası ile, müvekkili markasının özgün bir kompozisyon olduğu yönünde hüküm tesis edilmiş olduğunu, söz konusu mahkeme kararı mevcut iken, müvekkili markasının 556 sayılı KHK’nın 5. ve 7/1-a maddesine aykırı olduğunun iddia edilmesinin davanın reddini gerektireceğini, müvekkili markasında yer alan şeklin özgün nitelikte olduğunu ve başkaca hiç kimse tarafından kullanılmamış olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

Yerel Mahkeme Kararı


Mahkemece, tüm dosya kapsamına, toplanan delillere ve kısmen yararlanılan bilirkişi raporuna göre, davacı markasının doğrudan KHK’nın 7/1-c maddesinde belirtilen tescile engel mutlak ret sebebi kapsamında olmadığı gibi (e) bendinde belirtilen ret sebebinin de söz konusu marka için düşünülemeyeceği, ayrıca markadaki şeklin KHK’nın 5. maddesinde belirtilen ayırt edicilik unsurunu da taşıdığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.


Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

Yargıtay Kararı


Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve uyuşmazlığın hâkimin hukuki bilgisiyle çözümlenebilecek nitelikte olmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir.


SONUÇ:

Yukarıda açıklanan nedenle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 03,15 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 05/12/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak-Yargıtay