“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : İSTANBUL 3.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ


Taraflar arasında görülen davada İstanbul 3.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 20/10/2011 tarih ve 2006/241-2011/211 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacının İddia ve Görüşleri


Davacı vekili, müvekkilinin 7, 8, 9, 11 ve 12. sınıflarda tescilli “ROADSTAR” ibareli birden fazla tanınmış markası olduğunu, davalıya ait 2001/12363 sayılı ve 9. sınıfta tescili “ROADSON” ibareli markanın, aynı sınıfta yer alan aynı ve benzer mallar için kullanılmasının tüketici nezdinde iltibasa yol açtığını, her iki markanın ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunu, davalının müvekkilinin tanınmışlığından faydalanarak haksız kazanç elde ettiğini ileri sürerek davalı markasının hükümsüzlüğü ile davalının markaya tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden eylemlerinin tespiti ve önlenmesi ile kararın ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada ise; davalının 08/09/1994 tarih ve 143583 sayılı 9. sınıfta tescilli “ROADSON” ibareli markasının, müvekkilinin tanınmış olan “ROADSTAR” ibareli markası ile iltibas oluşturduğunu, davalının söz konusu markayı devraldığı dava dışı Kral Elektronik Tic. San. Ltd. Şti. hakkında açılan İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 1996/72 Esas sayılı davada adı geçen davalının “ROADSTAR” ibareli markayı kullanımının kötü niyetli olduğunun ve eyleminin haksız rekabet teşkil ettiğinin tespit edildiğini, 556 sayılı KHK’nın 22. maddesine göre bu kötü niyetin davalıya karşı da ileri sürülebileceğini iddia ederek adı geçen markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalının İddia ve Görüşleri


Davalı vekili, davacının hükümsüzlüğünü talep ettiği 2001/12363 sayılı markanın tescil başvurusunda davacı tarafından yapılan itirazın, markaların aynı ve benzer olarak nitelendirilemeyeceği ve müvekkiline ait aynı ibareli 1994/143583 sayılı markanın da bulunması nedeniyle TPE tarafından reddedildiğini, davacı markasının tanınmış olmadığını ve markalar arasında benzerlik bulunmadığını, birleşen davada hükümsüzlüğü talep edilen 1994/143583 sayılı markanın ise dava dışı Kral Elektronik Tic. San. Ltd. Şti. adına tescilli iken müvekkili tarafından 20/12/1999 tarihinde devir senedi ile devralındığını, anılan markanın 1994 yılından bu yana kullanıldığını ve bu kullanımın davacı tarafından bilinmemesinin hayatın olağan akışına uygun olmadığını, bu uzun kullanımın “ROADSON” markasına ayırt edici nitelik kazandırdığını, kaldı ki; söz konusu marka tescilinin kötü niyetli olmadığını, davacının uzun süre sessiz kalma yoluyla hükümsüzlük talep etme hakkını yitirdiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

Yerel Mahkeme Kararı


Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, taraf markalarının bütünsel olarak benzemediği gibi davacı markası kapsamında kalan emtianın miktar itibariyle pahalı ürünler olması nedeniyle bu ürünleri tercih edecek ortalama tüketicinin daha özenli ve dikkatli davranacağı gözetildiğinde aralarında karıştırılma ve iltibas oluşma ihtimalinin bulunmadığı, her ne kadar davacı markası tanınmış bir marka olsa da 556 sayılı KHK’nın 8/4 maddesi gereğince itibara zarar verme, ayırt edici karakteri zedeleme ve markadan faydalanma koşullarının oluştuğunun kanıtlanamadığı, bu nedenle davalı markalarının asıl ve birleşen davada hükümsüzlüğünün gerekmediği, yine davalının yasal tescile dayalı marka kullanımının markaya tecavüz ve haksız rekabet teşkil etmediği gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.


Taraf vekilleri; kararı temyiz etmişlerdir.

Yargıtay Kararı


1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve tescilli markanın kullanımının haksız rekabet oluşturmayacak bulunmasına göre, asıl ve birleşen dosyada davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.


2- Mahkemece; dava konusu işaretlerin benzer olmadıkları, bu işaretlerin üzerinde kullanıldığı 9. sınıf emtianın alıcılarının dikkatli kişilerden oluştuğu gerekçesiyle asıl ve birleşen dosyadaki hükümsüzlük talepleri reddedilmiştir. Ancak; görüşüne başvurulan 10/07/2011 tarihli bilirkişi raporunda belirtildiği üzere davacının “ROADSTAR” markası ile asıl ve birleşen davanın konusunu oluşturan “ROADSON” markaları aynı kök kelimeden türetilmiş olmaları nedeniyle, esasen dikkatli alıcıları tarafından karışıklığa sebebiyet verilerek yanlışlıkla davacı markası taşıyan ürün yerine davalı markaları taşıyan ürünlerin satın alınması tehlikesi bulunmamakta ise de, anılan tüketicilerin farklı iki marka karşısında olduklarını bilmelerine rağmen her iki markanın da aynı ya da birbirleri ile idari veya ekonomik bağlantı bulunan şirketlere ait olduğu düşüncesi ile iltibas tehlikesine yol açılmasına sebebiyet vereceğinden, bu halin de 556 sayılı K.H.K.’nın 8/1-b ve 42/1-b maddeleri anlamında iltibas ve hükümsüzlük nedeni olarak kabulü gerekir.


Bu bakımdan, mahkemenin yukarıda açıklanan görüşünde isabet bulunmamakta olup davacı taraf dava konusu markanın tescil olunduğu tarih itibariyle tanınmışlık ve kötü niyet iddiasına dayandığına göre hak düşürücü süre hususunda Dairemizin yerleşik içtihatları dikkate alınmak suretiyle bir değerlendirme yapılması gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış bu nedenle kararın asıl ve birleşen dosyalara yönelik olarak davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.


3- Bozma sebep ve şekline göre de asıl ve birleşen dosyada davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.


SONUÇ:

 Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen dosyada davacı vekilinin (2) nolu bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen dosyada davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile yerel mahkeme kararının anılan davacı yararına BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen dosyada davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 25/12/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak-Yargıtay