“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : …..FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ


Taraflar arasında görülen davada … 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 10/04/2012 tarih ve 2012/43-2012/84 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacının İddia ve Görüşleri


Davacı vekili, davalının … nezdinde 2010/38301 no ile tescilli “…+şekil” ibareli markayı gerek marka olarak gerekse ticaret unvanında ve “….com” adresli alan adı ve içeriğinde kullandığını, müvekkilinin “…” markaları üzerindeki gerçek, öncelikli ve üstün haklarına yarattığı ayniyet ve iltibas nedeniyle zarara uğradığını, davalının “…+şekil” marka başvurusunun, markanın huzurdaki yargılama sırasında tescile bağlanması halinde 556 sayılı KHK’nın 42. ve 44.maddeleri uyarınca öncelikle 1.ve 39. sınıf ürün ve hizmetleri için olmak üzere tümüyle hükümsüzlüğünü, tespitini ve sicilden terkinini, markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespitini, önlenmesini, ticaret unvanının terkinini talep ve dava etmiştir.

Davalının İddia ve Görüşleri


Davalı vekili, müvekkilinin marka başvuru işlemleri henüz sonuçlanmadığından davanın reddini savunmuştur.

Yerel Mahkeme Kararı


Mahkemece, tefrik kararı verilerek, işbu davada markanın hükümsüzlüğü ve terkini talepleri bakımından yapılan incelemede, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; hükümsüzlüğü istenilen başvurunun henüz kesinleşmiş bir tescille sonuçlanmadığı, bu konuda bir uyuşmazlık da bulunmadığı, dava tarihinde davalı adına henüz tescil edilmiş bir marka bulunmadığı, markanın tescili beklenerek esastan karar verilemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.


Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

Yargıtay Kararı


Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.


SONUÇ:

Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 4,05 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 14.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak-Yargıtay