“İçtihat Metni”


Taraflar arasında görülen davad verilen 29.12.2011 tarih ve 2010/162-2011/251 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için dosya mahalline gönderilmişti. Bu noksanlıkların giderilerek dosyanın gönderildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacının İddia ve Görüşleri


Davacı vekili, müvekkilinin ibareli marka tescili için yaptığı başvurunun reddedildiğini, davalının ise dava konusu 2000/09553 ve 97/008175 numaralı markalarını hiç kullanmadığını ve bu markaların müvekkilinin fuar organizasyonları alanında ticaret unvanını tescil ettirmesine engel olduğunu, davalının bu güne kadar markası ile hiçbir fuar organizasyonu yapmadığını, ancak bu markayı başkaları kullanmasın diye tescilden çekmediğini, kullanılmayan markaların hükümsüzlüğünün gerektiğini, davalının bu markayı kullandığını ispat etmesinin icap ettiğini ancak kendi tespitlerine göre davalının fuarcılık organizasyon ruhsatı bulunmadığını ve bu nedenle markasını bugüne kadar hiç kullanmadığını iddia ile numaralı markaların, sergi-fuar organizasyonunu kapsayan hizmetlere ilişkin olarak hükümsüzlüğüne ve kararın ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalının İddia ve Görüşleri


Davalı vekili, davacının 35. sınıftaki reklam ve ticari amaçlı fuar organizasyonu hizmetleri dışında kalan hizmetler bakımından dava açmakta hukuki yararının bulunmadığını, davacının kötü niyetli olduğunu, zira müvekkilince kendisine karşı açılmış markaya tecavüzün önlenmesi konulu davayı uzatmak maksadıyla eldeki davayı açtığını, müvekkilinin dava konusu markayı kullandığını, müvekkiline ait markaların tanınmış marka olduğunu, bu nedenle hükümsüz kılınsa dahi davacının söz konusu hizmetler yönünden bir marka tescili sağlayamayacağını savunarak davanın reddini talep etmiştir.

Yerel Mahkeme Kararı


Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu uyuşmazlığın davalı adına tescilli ve aşvuru numaralı markaların tescil kapsamında bulunan reklam ve fuar organizasyonu sınıfları için kullanılıp kullanılmadığı hususuna ilişkin olduğu, kullanmama nedeniyle hükümsüzlük davalarında ispat yükünün marka sahibine düşmekte olduğu,, marka sahibinin dava konusu markanın kullandığını ortaya koyması ve ispat etmesi gerektiği, her ne kadar davalı taraf


…/…
-2-



markaları kullandığını savunarak markasının yurt sinin reklamcılık ve fuar organizasyonu hizmetleri bakımından markanın kullanıldığına ilişkin olmadığı, davalının markasının tanınmış marka olmasının sonuca bir etkisinin bulunmadığı, tanınmış markaların da tescilli oldukları tüm mal ve hizmetler bakımından kullanılmaları gerektiği, bu konuda tanınmış markalar için bir imtiyaz tanınmadığı, marka tanınmış dahi olsa kullanılmayan sınıf, mal ya da hizmetler yönünden hükümsüzlüğüne karar verilebileceği, somut olayda davalının markalarından 198250 tescil numaralı marka kapsamında zaten fuarcılık ve reklamcılık hizmetlerinin bulunmadığı, 2000/09553 numaralı marka tescil belgesi yönünden yapılan değerlendirmede ise bu markanın reklamcılık ve fuar organizasyonu hizmetleri alt sınıfında kullanıldığının ispat edilemediği, dolayısıyla 2000/09553 numaralı markadaki bu sınıflar yönünden kısmı hükümsüzlük kararının verilmesi gerektiği ,hükümsüzlük kararlarının ilan edilemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.


Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.

Yargıtay Kararı


Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.


SONUÇ:

Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 4,05 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 17.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak-Yargıtay