“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 06/12/2011 tarih ve 2011/55-2011/271 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacının İddia ve Görüşleri


Davacı vekili, davalı Şirketçe 2008/59369 başvuru numarası ile “… ” ibaresinin adına marka olarak tescili için diğer davalı kuruma yapılan başvuruya, müvekkilince “… ” ve “… + Şekil” ibareli markaları ile karıştırılma ihtimali nedeniyle yapılan itirazın reddedildiğini, ancak başvuru konusu marka ile müvekkiline ait anılan markaların okunuş ve anlam itibariyle ayırt edilemeyecek derecede aynı olduğunu ileri sürerek, YİDK’nın 26.01.2011 gün ve 2011-M-134 sayılı kararının iptalini, davalı şirkete ait marka tescil başvuru işlemlerinin durdurulmasını, davalı şirketçe yapılan marka tescil başvurusunun müvekkili şirket adına tescilli markalarla iltibas oluşturduğunun tespitini, tescil işlemleri sonuçlanmış ise bu marka altında mal ve hizmet üretimi, pazarlaması, vb. işlemlerin yapılmaması yönünde tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.


Davalı TPE vekili, dava konusu kararın yerinde olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

Davalının İddia ve Görüşleri


Davalı Şirket, davaya cevap vermemiştir.

Yerel Mahkeme Kararı


Mahkemece; iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, başvuru konusu marka ile davacı markalarının aynı veya aynı tür mal/hizmet içermediği ve markaların aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer olmadığı, bu nedenle 556 sayılı KHK’nın 7/1-b bendi anlamında iltibas bulunmadığı; dava konusu başvurunun emtia listesindeki 35. sınıf “İthalat ihracat acente hizmetleri”nin, davacının 99/000296 başvuru numaralı markasının tescil kapsamındaki hizmetlerle benzer hizmetler olmasına rağmen, marka işaretleri benzer bulunmadığından KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında iltibas bulunmadığı; davacı markasının tanınmışlığının TPE nezdinde kanıtlanamadığı, markalar arasında benzerlik ve ilişkilendirilme ihtimali bulunmadığından KHK’nın 8/4 hükmü kapsamında markanın tanınmışlığından haksız yararlanma, itibarına ve ayırt ediciliğine zarar verme olgularının bulunmadığı; marka başvurusunun açıkça kötüniyetle yapıldığına dair bir emareye rastlanılmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.


Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

Yargıtay Kararı


Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.


SONUÇ:

Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,15 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 14/06/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak-Yargıtay