“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada İstanbul 4. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 15.03.2012 tarih ve 2011/102-201262 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacının İddia ve Görüşleri


Davacı vekili, müvekkilinin murisi … adına 1973/46972 nolu MISIRLI EŞARPLARI markasının ve müvekkilli adına 2004/13996 nolu marka tescilinin bulunduğunu, müvekkilinin murisinin Mısırlı Eşarpları Tekstil San. ve Tic. A.Ş’ni kurduğunu ve markanın kullanımına vefatından sonra da varisleri ve varislerin marka hakkını müvekkiline devri üzerine de müvekkili tarafından devam edildiğini, davalının bu markayla iltibas yaratacak bir biçimde dava konusu markaları tescil ettirdiğini, bu tescilin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkili markasının yaklaşık 31 yıllık eylemli kullanım sonucunda ayırt edici nitelik kazandığının kesinleşmiş mahkeme kararı ile de hükme bağlandığını ileri sürerek, davalı adına tescilli 2007/52772, 2007/53637 ve 2007/53638 sayılı markaların baş giysileri emtiası için kısmen hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalının İddia ve Görüşleri


Davalı vekili, müvekkilinin uzun yıllardır MISIRLI ibaresiyle üretim ve satış yaptığını, dava tarihi itibariyle bu markanın ayırt edici nitelik kazandığını, dolayısıyla müvekkilinin markalarının hükümsüz kılınamayacağını, MISIRLI ibaresinin 1951 yılından bu yana müvekkili ile özdeşleştiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

Yerel Mahkeme Kararı


Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu markaların asli ve ayırt edici unsurunun MISIRLI ibaresi olup, taraf markalarının aynı olduğu, davacı markasının 2004 yılından, davalı markalarının ise 2007 yılından itibaren tescilli olup, sicile kayıt tarihinin 2009 yılı olduğu, baş giysileri emtiası üzerinde MISIRLI ibaresinin kullanılması durumunda, hitap edilen tüketici kitlesinin, markayı taşıyan malların kaynağı konusunda yanılabileceği, davalıya ait malları, sanki davacı tarafça üretilmiş mallar gibi satın alabileceği, böylece karıştırma ihtimalinin açık ve sabit olduğu, ayrıca tüketicilerin her iki markayı taşıyan malların aynı işletmeye ait olduğunu düşünebilecekleri, MISIRLI ibaresi üzerinde davacının 1973 yılından itibaren süre gelen kullanımına bağlı olarak baş giysileri, kadın eşarpları emtiası bakımından ayırt edicilik elde ettiği ve tescile kadar olan dönem içerisinde davacının tescilsiz marka sahipliğinin söz konusu olduğunun Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 10.11.2009 tarih ve 2009/8488 Esas, 2009/11679 Karar sayılı ilamı ile sabit olduğu, davacı markası ile davalı markalarının kapsamının, dava konusuyla sınırlı olmak üzere “baş giysileri” yönünden özdeş olduğu ve her iki tarafın markasının asli ve ayırt edici unsurunun aynı olduğu gerekçesiyle, 556 sayılı KHK’nun 7/1-b ve 8/1-b maddeleri uyarınca davalıya ait 2007/52772, 2007/53637 ve 2007/53638 no’lu markaların sadece baş giysileri emtiası yönünden hükümsüzlüğüne karar verilmiştir.


Kararı,davalı vekili temyiz etmiştir.

Yargıtay Kararı


Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.


SONUÇ:

Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 03,15 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 04.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak-Yargıtay