“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 07/07/2011 tarih ve 2009/63-2011/161 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı TPE vekili ve asıl davada davalı birleşen davada davacı Novartis A.G. vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacının  İddia ve Görüşleri


Asıl davada davacı vekili, davalı şirketin 2008/5275 sayılı patent başvurusunun ilanından sonra müvekkilinin, davalı şirketin bölünmüş başvuru yapma hakkı bulunmadığı yönündeki itirazlarının TPE YİDK tarafından nihai olarak reddedildiğini ileri sürerek, TPE YİDK kararının iptali ile patentin tüm istemlerinin hükümsüzlüğüyle iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.


Birleşen davada davacı vekili, müvekkilinin 2006/5471 sayılı patent başvurusundan bölmek suretiyle 2008/5275 sayılı patent başvurusunda bulunduğunu ve patent verildiğini, ancak davalı TPE’nin daha sonra 2008/5275 sayılı başvurunun dayanağı olan 2006/5471 sayılı patent başvurusunun 2001/1784 sayılı patent başvurusundan bölündüğünü, bölünme işleminin ancak hükmünü sürdüren bir başvurudan yapılabileceğini, 2001/1784 sayılı patent başvurusunun reddedilmesinden sonra bölme işleminin yapıldığını, bu nedenle bölünen başvuruların patentlenmesinin hataya dayalı olduğunu ifade ederek müvekkilin 2008/5275 sayılı patentinin geçersiz sayılmasına karar verdiğini, müvekkilinin itirazlarının nihai olarak TPE YİDK kararı ile reddedildiğini ileri sürerek, TPE YİDK kararının iptaline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

Davacının İddia ve Görüşleri


Davalı TPE vekili, asıl davanın reddini birleşen davanın kabulünü istemiştir.

Yerel Mahkeme Kararı


Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, Novartıs A.G.’nin 2001/1784 sayılı patent başvurusunun TPE’nin 06.10.2004 tarihli kararı ile reddedildiği, ret kararının tebliğine rağmen başvurucunun 07.12.2004 tarihinde son bulan süre içerisinde iptal istemiyle bir itirazda bulunmadığı, dava açmadığı, bölünmüş bir başvuru yapılabilmesi için ana başvurunun, bölünme tarihinde hükmünü devam ettiriyor olmasının zorunlu olduğu, buna karşın başvurucunun, reddedilmiş ve ret kararı kesinleşmiş olan 2001/1784 sayılı başvuruyu, 04.10.2006 tarihinde 2006/5471 sayıyı başvuru ile bölme işlemine tabi tuttuğu, bu başvuruyu da bölerek 2008/5275 sayılı başvuruyu yaptığı, 2008/5275 sayılı başvuruya ilişkin patent verilmesine karar verilmiş ise de, gerçekte işlemde olmayan yahut hukukî olarak varlığını sürdürmeyen bir patent başvurusundan bölünerek yapılmış olması biçimindeki eksikliğin, TPE’nin işlemini yoklukla malûl hâle getirdiği gerekçesiyle, birleşen davanın reddine, asıl davanın kabulü ile TPE YİDK kararının iptaline karar verilmiştir.


Kararı, davalı TPE vekili ve asıl davada davalı birleşen davada davacı Novartis A.G vekili temyiz etmiştir.

Yargıtay Kararı


Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı TPE vekili ve asıl davada davalı birleşen davada davacı Novartis A.G. vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.


SONUÇ:

Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı TPE vekili ve asıl davada davalı birleşen davada davacı Novartis A.G. vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 30,20 TL temyiz ilam harcının temyiz eden taraflardan ayrı ayrı alınmasına, 01.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak ; Yargıtay