“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : … 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 30/…/2010 tarih ve 2006/101-2010/274 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen ….03.2013 günü hazır bulunan davacı vekili Av….ile davalı vekili Av. …dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacının İddia ve Görüşleri


Davacı vekili, çeyiz eşyaları ve mobilya sektöründe faaliyet gösteren müvekkilinin “şekil+KERVAN” ibareli hizmet markasının 31…1997 tarihinden beri tescilli olduğunu, aynı sektörde faaliyet gösteren Kervan Mobilya Cam İnşaat Oto Merkez İşl. San. Tic. Ltd. Şti.unvanı ile kurulan davalı şirketin mağaza ve tabelalarında müvekkilinin markalarını ve logosunu aynen kullandığını, reklam ve tanıtım faaliyetlerinde bulunduğunu, bu durumun müvekkilinin marka tescilinden … haklarına tecavüz teşkil ettiğini ileri sürerek, davalının markaya müdahalesi suretiyle haksız rekabetinin tespiti ile markaya tecavüzünün önlenmesini, ticaret unvanının ticaret sicilinden terkinini, şimdilik 5.000 TL maddi ….000 TL manevi tazmınatın temerrüt faizi ile tahsilini ve hüküm özetinin ilanını talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesi ile de 138.958,00 TL.nin tahsilini istemiştir.

Davalı İddia ve Görüşleri


Davalı vekili, müvekkilinin “ALOS KERVAN” ibareli markanın 20.sınıfta tescili için başvuruda bulunduğunu, davacının markalarının 35.sınıfta yer alan hizmetler için tescil edildiğini, tarafların iştigal alanlarının farklı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

Yerel Mahkeme Kararı


Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporu doğrultusunda, oluşturulan iltibas nedeniyle davacının marka haklarına tecavüzün gerçekleştiği, ancak sessiz kalma ile hak düşümü söz konusu olduğundan davalının ticari unvanının terkinine ilişkin istemin yerinde görülmediği, davacı markasının iki mağazada kullanılması, yoğun tanıtım yapılması ve mahkeme kararıyla tanınmış olduğunun da kabul edilmesi nedeniyle % 20 oranına göre bulunan 138.958 TL lisans bedelinin hüküm altına alınması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.


Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.

Yargıtay Kararı


1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp,değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.


…-Dava, haksız rekabetinin tespiti, markaya tecavüzün önlenmesi, ticaret unvanının sicilden terkini, maddi ve manevi tazminatın tahsili istemine ilişkin olup, davacı taraf maddi tazminat istemini 556 sayılı KHK.nın 66/c maddesine dayandırmış, ancak davacı tarafça örnek bir lisans anlaşması sunulamamıştır.Bu bağlamada, marka lisanslarının bir piyasası olmadığından, lisans değerinin objektif olarak her bir somut durum ve şart dikkate alınarak hesaplanacağı kuşkusuzdur.Esasen temel uyuşmazlık noktalarından bir tanesi de, varsayımsal lisans bedelinin nasıl hesaplanması ve ne miktar olması gerektiği noktasında toplanmakta olup, mahkemece, davacının bilanço gelir gider tabloları ile mağaza satışlarına ilişkin sunulanların toplamı ayrıştırılarak mağaza başı ortalama yıllık brüt karı bulunup, bu karın % 20’sini 92.639 TL.olarak hesaplayan, ayrıca davalının iki mağazada markayı kullanması nedeniyle ikinci mağaza için % 50 ek lisans bedeli ilave eden bilirkişi kurulu raporu benimsenip hükme dayanak yapılarak yazılı lisans bedeline hükmedilmiştir.


Oysa, bilirkişi kurulu raporuna karşı mahkemece, davalı vekilinin itirazı üzerine alınan ek rapor hükme esas alınmış ise de,ek raporda davalı vekilinin itiraz noktaları hiç karşılanmadığı gibi esasen davacının mağaza başı ortalama yıllık brüt karından hareketle varsayımsal lisans bedelinin bulunması ilke olarak doğru olmadığı gibi esasen ayrıca ikinci mağaza için ek lisans bedelinin eklenmesi de doğru bulunmamıştır.


O halde,yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda,mahkemece, hükme esas alınan ek raporu değerlendiren, tartışan, davalı vekilinin itiraz noktaları üzerinde yeterince duran ve denetime elverişli olan başka uzman bilirkişi kurulundan yeni bir rapor alınması, sonucuna göre daha makul bir lisans bedeline karar verilmesi gerekirken, yanlış ilkeden hareketle varsayımsal lisans bedeli hesaplayan bilirkişi kurulu raporunun hükme esas alınarak yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.


…-Bozma neden ve şekline göre davalı vekilinin vekalet ücretine ilişen temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.


SONUÇ:

Yukarda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle,davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (…) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, (…) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, vekalet ücretine ilişen temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, taktir olunan 990,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, ….03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak-Yargıtay