“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 24/03/2016 gün ve 2015/64 – 2016/49 sayılı kararı bozan Daire’nin 12/06/2018 gün ve 2016/13854 – 2018/4452 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:

Davacının İddia ve Görüşleri


Davacı vekili, müvekkilinin “CEP” ibareli tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalının, bu markalar ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki “CEPTECH” ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere davalı TPMK’ye başvuruda bulunduğunu, 2011/82854 kod numarasını alan başvurunun, Resmi Marka Bülteninde ilanı üzerine müvekkili tarafından Markalar Dairesi Başkanlığına itirazda bulunulduğunu, ancak itirazın yerinde görülmeyerek reddedildiğini, bu kararın yeniden incelenmesi talebinin de nihai olarak YİDK tarafından reddedildiğini, oysa davalı başvurusu ile müvekkiline ait markaların karıştırılmaya ve tüketicinin yanılmasına yol açacak derecede benzer olduğunu, aynı zamanda dava konusu başvurunun müvekkiline ait markalarla aynı/benzer ürün ve hizmetleri kapsadığını iltibas oluşmasının kaçınılmaz olduğunu, zira müvekkilinin “cep” esas unsurlu markalarının tanınmış olduğunu, davalı başvurusunun seri markalar içerisinde algılanacağını, davaya konu kararın hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek 2014-M-16115 sayılı YİDK kararının iptaline, tescili halinde markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalının İddia ve Görüşleri


Davalılar davanın reddini savunmuştur.

Yerel Mahkeme Kararı


Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre davanın kabulüne dair verilen karar davalı TPMK vekilinin temyizi üzerine Dairemizce bozulmuştur.


Bu kez davacı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.

Yargıtay Kararı


Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.


SONUÇ:

Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 38,50 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 477,45 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 10/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak; Yargıtay