“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : … … …. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR

Taraflar arasında görülen davada … 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 21/05/2015 tarih ve 2012/16-2015/97 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosyanın incelenmesinde duruşma için gerekli tebligat giderinin yatırılmamış olması nedeniyle 6100 sayılı Kanun’un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacının İddia ve Görüşleri


Davacı vekili; davalı adına … B numara ile tescilli incelemeli patentin Avrupa’da ve ABD’de daha önceden tescilli olduğunu ve yenilik vasfının bulunmadığını, patent verilebilirlik şartlarını haiz olmadığını ve ilgili olduğu teknik alanda sanayiye uygulanabilirliliğini mümkün kılacak yeterlilikte açık ve tam olarak tanımlanmadığını ileri sürerek davalı adına tescilli patentin 551 KHK’nın 129/1- a ve b bentleri gereğince hükümsüzlüğüne ve hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalının İddia ve Görüşleri


Davalı vekili; müvekkiline ait patente konu edilen buluşun 551 KHK kapsamında tescil edilebilirlik koşullarının tamamını taşıdığını savunarak davanın reddini istemiştir.

Yerel Mahkeme Kararı


Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; davalı adına tescilli patentte tarif edilen usulün sanayide bilinen ve uygulanan bir yöntem olduğu, patent başvuru tarihinden önce literatürde patente konu buluşla ilgili yayınlar bulunduğu, dolayısıyla tescil başvuru tarihi itibari ile yeni bir yöntem olmadığı, patent incelemesinin ana istem üzerinden değerlendirilecek tali istemlere dayalı olduğu hususu göz önünde bulundurulduğunda davalı adına tescilli incelemeli patentin tekniğin bilinen uygulamasını aştığından ve yenilik içerdiğinden bahsetmenin mümkün olmadığı gerekçesiyle davalı adına tescilli incelemeli patentin hükümsüzlüğüne karar verilmiştir.


Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.

Yargıtay Kararı


Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.


SONUÇ:

Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 06/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

 Kaynakça ; Yargıtay