“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 25/11/2011 tarih ve 2009/67-2011/206 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacının İddia ve Görüşleri


Davacı vekili; davalı firma adına kayıtlı … nolu patent tescil belgesinin, patent verilebilirlik şartlarına sahip olmadığını, yenilik ve tekniğin bilinen durumunu aşmadığını, istemlerde belirtilen hususların geniş olduğunu, bu genişliğin aynı başvuru ile ilgili olmak üzere Amerika ve Avrupa patent belgelerinde kendisine koruma bulamadığını, söz konusu yenilik olarak tabir edilen sınırlandırma elemanının müvekkili firma tarafından 1991 yılından beri kullanılmakta olduğunu iddia ederek davalı firma adına Türk Patent Enstitüsü nezdinde tescilli bulunan … nolu ve “Ürünlerin ters çevrilmesi ve konumlandırılması için aygıt ve yöntem” başlıklı incelemeli patent belgesinin hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalının İddia ve Görüşleri


Davalı vekili; davanın zamanaşımına uğradığını, Türk Patent Enstitüsü’nün yeterli incelemeyi yapmayarak müvekkiline çok geniş kapsam tanıdığı iddialarının kabul edilemez nitelikte olduğunu, müvekkilinin 12 senedir dava konusu patent hakkını sorunsuz kullandığını, müvekkil şirketin makine üretimi sektöründe faaliyet gösteren uluslararası bir şirket olduğunu, müvekkili şirketin bu sektörde ve özellikle gıda maddeleri üretimi alanında zaman ve işgücü bakımından tasarruf sağlayan önemli buluşların paten hakkına sahip olduğunu, müvekkili şirketin sipariş üzerine ürettiği makineleri Türkiye dahil bir çok yabancı ülkeye ihraç ettiğini, dava konusu “cookie capper” adıyla bilinen patent hakkının 1996 tarihinden itibaren 20 yıl süre ile incelemeli patent belgesi ile müvekkili şirkete ait olduğunu ve davacının yenilik ve tekniğin bilinen durumunun aşılması kriterlerinin haiz olmadığı iddiasının hiçbir geçerli dayanağının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

Yerel Mahkeme Kararı


Mahkemece; iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu olan ve davalıya ait patent tescil belgesi ile korunan buluşun yeni bir buluş olmasına karşın ortalama bir uzman tarafından kolay bir şekilde tahmin edilebilecek bir buluş olması sebebiyle buluş basamağı özelliğine sahip olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne,davalının patent belgesinin hükümsüzlüğüne karar verilmiştir.


Davalı vekili; kararı temyiz etmiştir.

Yargıtay Kararı


Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.


SONUÇ:

Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 03,15 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 18/12/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak ; Yargıtay