“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk. Mahkemesi’nce verilen 05/06/2012 tarih ve 2006/108-2012/153 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 29/04/2014 günü hazır bulunan davacı-karşı davalılardan asil …, davacı-karşı davalılar vekili Av. … ile davalı-karşı davacı vekilleri Av. …ve Av. …dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacının İddia ve Görüşleri


Davacılar vekili, müvekkillerinden …’ın sahibi olduğu iki adet patentle ilgili olarak diğer müvekkil ile arasında 3.kişilerle alt lisans sözleşmesi yapma hakkını da içeren lisans sözleşmesi bulunduğunu, bu sözleşmeden kaynaklanan yetki çerçevesinde …. Şti. ile davalı arasında 27.11.1998 tarihinde bir alt lisans sözleşmesi yapıldığını, bu sözleşme ile Türkiye sınırları içinde geçerli olmak üzere patentlerin inhisari üretim lisansının patent koruma süresince davalıya verildiğini, ayrıca bu lisans sözleşmesinin eki olarak davalı ile müvekkilleri arasında aynı tarihli ayrı bir “İşbirliği Anlaşması” yapıldığını, ancak davalı …Ş.’nin lisans sözleşmesi ve işbirliği anlaşmasıyla üstlendiği edimlerin hiç birini yerine getirmeyerek sözleşmelerin bir çok hükmünü defalarca ihlal ettiğini, davalının eylemleri sözleşmeye aykırılık oluşturduğu gibi aynı zamanda 551 sayılı KHK’nın 88. maddesi delaletiyle 136. maddesine göre patent hakkına tecavüz de oluşturduğunu, davalının sözleşme ihlalleri nedeniyle müvekkillerinin her iki patenti de 6 yılı aşkın bir süredir kullanmaktan mahrum kaldığını, maddi ve manevi zarara uğradıklarını ileri sürerek, davalının eyleminin patent hakkına tecavüz oluşturduğunun tespitine, davalıya teslim edilen prototip cihaz ve yazılımların günün teknolojisine uygun olarak iadesine, bu cihaz ve yazılımların kullanılmasının durdurulmasına-önlenmesine, müvekkili … için şimdilik 1.250 TL maddi ve 50.0000 TL manevi, müvekkili ….Şti için 750 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizleriyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, 13.04.2012 tarihli dilekçede yapılan açıklamada ise davacı … Ltd. Şti.’ne ilişkin maddi tazminat isteminin sözleşmeye aykırılığa dayalı olduğu, davacı …’a ilişkin istemlerin ise patent hakkına tecavüze ve 551 sayılı KHK’nın 142. maddesine dayalı olduğu, patent hakkına tecavüz nedeniyle bu davacı yönünden 100.000 TL manevi, anılan maddeye dayalı olarak da 1.000 TL maddi tazminat talep ettiklerini bildirmiştir.

Davalının İddia ve Görüşleri


Davalı vekili, davanın BK’nın 60/1. maddesi uyarınca zamanaşımına uğramış olduğunu, müvekkilinin patentten doğan haklara bir tecavüzünün olmadığı gibi sözleşmeden doğan yükümlülüklerini ihlal ettiğine ilişkin davacı iddiasının da yerinde olmadığını savunarak, davanın zamanaşımı ve esas yönlerinden reddini istemiş olup; açılan karşı davada ise müvekkilinin kendi yükümlülüklerini yerine getirdiğini ancak karşı davalıların kendi yükümlülüklerini yerine getirmediklerinden müvekkilinin zarara uğradığını ileri sürerek, şimdilik 100.000 TL maddi tazminatın faiziyle birlikte karşı davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.


Davacı-karşı davalılar vekili, karşı davanın reddini istemiştir.

Yerel Mahkeme Kararı


Mahkemece iddia, savunma, benimsenen 15.06.2011 havale tarihli rapor ve ek rapor ile tüm dosya kapsamına göre, davalı …’ın işbirliği sözleşmesine aykırı tek taraflı önerileri ile ek sözleşmenin imzalanmasına olanak tanımadığı dolayısıyla …’ın sözleşmenin feshinde kusurlu olduğu, yine asli kusurun da … da olduğunun kabulü gerektiği, …’ın sözleşme kapsamındaki yükümlülüklerini ihlali nedeniyle davacı … Ltd.Şti.’nin uğramış olduğu zararı tazmin etmesi gerektiği, zira sözleşme ile davalının davacı …’ye karşı yükümlülük altına girdiği, ancak davacı …’a karşı bir yükümlülüğünün olmadığı, bu nedenle davalı M.R ARAS’ın sözleşmeye aykırılık ve haksız fesih nedeniyle maddi ve manevi zarar talebinde bulunamayacağı, somut olayda lisans sözleşmesinin izinsiz genişletilmesi veya 3.kişiye devri söz konusu olmadığından bu davacının patent hakkına tecavüz vakıasına dayalı taleplerinin de reddi gerektiği, …’ın karşı davası yönünden yapılan değerlendirmede ise İşbirliği Anlaşmasını kusurlu olarak feshetmesi sebebiyle kendisi tarafından yapılan masrafları ve yerine getirilen edimlerin karşılığı tutarı istemesine olanak bulunmadığı gibi karşı davalıların adres bildirilmesi ve pazarlama yükümlülüklerini ihlal ettikleri yönündeki karşı davacı iddialarının kanıtlanamadığı gerekçesiyle asıl dava yönünden davacı … yönünden açılan davanın reddine, davacı … Ltd.Şti. yönünden açılan davanın kısmen kabulü ile tespit edilen 82.450,00 TL maddi tazminattan şimdilik talep edilen 750,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek değişik oranlardaki avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, sözleşme uyarınca davalıya teslim edilen prototip cihazların mevcut haliyle davacıya teslimine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine, karşı davanın ise tümüyle reddine karar verilmiştir.


Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.

Yargıtay Kararı


Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmaması ile davalı …Ş.’nin sözleşme kapsamındaki yükümlülüklerinin ihlali nedeniyle davacı … Ltd.Şti.’nin uğradığı zararın tespitinde, tazminatın hangi süreler için hesaplanacağı ile tüm tazminat miktarının bu hususta açılacak ek davada tartışılacak olmasına ve davacının cihazla ilgili talebinin aynen iadeye ilişkin olup, mahkemece de HUMK 74 ve HMK’nın 26. maddeleri uyarınca taleple bağlı kalınarak karar verilmiş olmasına göre, taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.


SONUÇ:

Yukarıda açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.100 TL vekalet ücretinin her bir yandan alınarak yek diğerine verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 4,05 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, aşağıda yazılı bakiye 30,10 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 02/05/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak ; Yargıtay