YARGITAY 11. Hukuk Dairesi 2004/8579 E., 2005/6539 K.

Taraflar arasında görülen davada İstanbul Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18.03.2004 tarih ve 2002/307 – 2004/133 sayılı kararın Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi davacı ve davalı-karşı davacı vekili tarafından istenmiş olmakla, duruşma için belirlenen;

 21.06.2005 günde davacı-karşı davalı avukatı Y…. gelip, davalı-karşı davacı tebligata rağmen gelmediğinden, temyiz dilekçesinin de süresinde verildiği anlaşıldıktan ve duruşmada hazır bulunan davacı-karşı davalı avukatları dinlenildikten sonra, duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakılmıştı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacı vekili, asıl ve birleşen davada, müvekkil şirket temsilcisi Ahmet tarafından 1977 yılından önceleri şahıs şirketi olarak “İ…” ve “İ… GÜMRÜKLEME” ve 1983 yılından itibaren de tüzel kişi şirket olarak unvanları kullanmakta olup, bu markaları maruf hale getirdiğini, müvekkilinin “İ… İG+Şekil” markasının tescili için yaptığı başvurunun davalı şirket adına tescili “İ…” ve “İ… GÜMRÜKLEME” markaları gerekçe gösterilerek kısmen reddedildiğini, davalının bahsi geçen markaları kullanmasının müvekkili aleyhine haksız rekabet oluşturduğunu, birleşen davanın davalıları olan şirketlerin müvekkili şirketten çok sonra kurulduğunu ve bu şirketlerin unvanının müvekkili şirket unvanına benzer olduğunu ileri sürerek, asıl davada davalı şirket adına tescili “İ…” ve “İ… GÜMRÜKLEME” markalarının hükümsüzlüğünün tespit ve terkinine, haksız rekabetin tespit ve men’ine, birleşen dava ile de davalı şirketlerin unvanının davacı şirket unvanına tecavüz veya iltibasta bulunmak suretiyle haksız rekabette bulunulduğunun tespit ve men’ine, ticaret unvanlarının iptal ve terkinine, davalı şirketlerin unvanlarında yer alan “İ…” ve kullanılıyorsa “İG” ibarelerinin silinmesine, fiili durumun ortadan kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.

Davalı-karşı davacı İ… Dış Tic.İnş.ve Turizm Sinai Yatırımları Ltd.Şti. vekili, müvekkili şirketin 1983 yılından beri “İ…” ibaresini kullandığını, yıllar içindeki deneyim ve gelişme sonunda kendi hizmet alanında yurtiçi ve yurt dışında belirli bir tanınmışlık ve itibar seviyesine ulaştığını,  1997  yılında da  marka  olarak  tecil  ettirdiğini,  karşı  davalı şirketin ticaret unvanındaki İ… ibaresinin müvekkili şirketin tescilli unvan ve markalarına iltibas yarattığını ileri sürerek, asıl davanın reddini, karşı dava ile de karşı davalının ticaret unvanındaki İ… ibaresinin terkinine yada iltibasa yer vermeyecek surette ilaveler yaptırılmasına, hükmün ilanına; 24.04.2003 günlü ıslah dilekçesi ile de, dava dilekçesindeki taleplerine ek olarak karşı davalının İ… ibaresini aynı zamanda marka gibi kullandığı iddiasıyla bu durumun müvekkilinin marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunun tespit ve men’ine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Birleşen davanın davalıları olan şirket vekili, müvekkillerinin İ… ibaresini ticaret unvanı olarak 20 yılı aşkın zamandır kullandıklarını, İ… GROUP adı altında şirketler topluluğu olarak piyasada tanındıklarını, uzun yıllar sonra açılan davanın hakkaniyet ilkelerine aykırı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davacı şirketin 06.02.1983 tarihinde, davalı-karşı davacı şirketin ise 29.05.1990 yılında kurulduğu, diğer şirketler ile davalı şirketin gruplarını oluşturup daha sonraki tarihlerde tescil edildiği, İ… sözcüğünü içeren davalı markalarının da 1997 yılında tescil edildiği, gelen vergi kayıtlarından davalının gümrük komisyonculuğu işine davacıdan çok daha önce başlayıp şahıs firması olarak faaliyet gösterilen önceki yıllarda İ… sözcüğünü vergi kayıtlarında kullandığı, şirketleşme sonucu 1990 yılından itibaren de şirket unvanı olarak kullandığı, davacının bu süre boyunca unvanın kullanılmasına ses çıkarmamakla kullanımına tolerans göstermiş olduğu, tarafların ticaret unvanları benzer olmasına rağmen her ikisinin de geçerli olduğu ve öncelik hakkı iddiasının ileri sürülemeyeceği, bu nedenle davacının ticaret unvanına dayanarak davalı markasının iptalini de isteyemeyeceği, karşı davacının da kendi markasından önce tescilli olan davacının ticaret siciline kayıtlı unvanın iptalini de isteyemeyeceği gerekçesiyle asıl, karşı ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir.

Karar, davacı ve davalı-karşı davacı vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Davacı vekili, asıl davada davalı İ… Dış Tic İnş ve Turizm Sınai Yatırımları Ltd.Şti. adına tescilli  “İ…” ve “İ… GÜMRÜKLEME” markalarının hükümsüzlüğünün tespitini; birleşen davada ise, birleşen davanın davalıları İ… Tez Gümrük Müşavirliği Dış Tic Ltd.Şti. ile İ… Gümrük Müşavirliği Ltd.Şti. unvanlarındaki “İ…” ibarelerinin terkinini istemiştir. TTK’nun 47/son maddesi hükmüne göre, bir tüzel kişinin ticaret unvanı Türkiye’nin herhangi bir sicil dairesinde daha önce tescil edilmişse, bu unvanın diğer bir unvandan ayırdedilmesi için sonradan tescil edilen tüzel kişi ortaklığın unvanına gerekli ekleri yapması zorunludur.

Ticaret ortaklıkların merkezleri ayrı yerde olsa ve logolarında farklılık bulunsa bile, unvanlarında iltibas varsa, önceden ticaret sicil kaydını yaptıran tüzel kişilik, TTK’nun 43, 47, 54 ve 57/5 nci maddeleri uyarınca haksız rekabetin men’i davası açabilir. Ancak hareket tarzı itibariyle hakkın ihlaline zımnen müsaade edildiği takdirde, karşı tarafın senelerden beri iyiniyetle kullandığı unvanın iptali dava konusu olamaz. Bu açıklamalar ışığında taraflar arasındaki uyuşmazlığa gelince; Davacı şirket ortaklarından Ahmet’in 1977 yılında “İ…” unvanı ile gümrük komisyonculuğu işine başladığı Galata Vergi Dairesi’nin 23.09.2002 tarihli yazısından anlaşılmaktadır. Davalılardan İ…-Tez Gümrük Müşavirliği ve Dış Tic Ltd.Şti. ise 28.07.1992 tarihinde ticaret siciline tescil edilip, 31.07.1992 tarihinde Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilan edilmiştir. Davacı şirket 12.03.2003 dava tarihine kadar adı geçen davalı şirket unvanına karşı çıkmamakla, bu şekilde kullanımı benimsemiş bulunmaktadır.

Mahkemece  İ…-Tez Gümrük Müşavirliği ve Dış Tic Ltd.Şti.’nin unvanındaki “İ…” ibaresinin terkinine yönelik talebin reddi yerindedir. Ancak; birleşen davanın davalılarından olan İ… Gümrük Müşavirliği Ltd.Şti. 07.02.2000 tarihinde ticaret siciline tescil edilmiş olup, şirketin kuruluşu 10.02.2000 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilan edilmiştir. 2000 yılında kurulan davalı İ… Gümrük Müşavirliği Ltd.Şti. yönünden ise, aradan geçen süreyi, uzun süre sessiz kalma olarak kabul etmek mümkün değildir. Bu durumda mahkemece, davalı İ… Gümrük Müşavirliği Ltd Şti unvanındaki “İ…” ibaresinin, davacı İ… İthalat İhracat Gümrükleme Ltd.Şti. unvanı ile iltibas yarattığı kabul edilerek, birleşen davanın buna göre değerlendirilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davalı İ… Gümrük Müşavirliği Ltd.Şti. hakkındaki davanın reddi doğru görülmemiştir.

Öte yandan; 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 8/5 nci maddesine göre, tescil için başvurusu yapılmış markanın, başkasına ait kişi ismi, fotoğrafı, telif hakkı veya herhangi bir sınai mülkiyet hakkını kapsaması halinde, hak sahibinin itirazı üzerine tescil başvurusu reddedilir. Böyle bir markanın tescil edilmiş olması halinde ise, 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin  42/b maddesi gereğince, markanın hükümsüz sayılmasını mahkemeden istemek mümkündür.

Davacı İ… İthalat İhracat Gümrükleme Ltd.Şti., 08.07.1983 tarihinde kurulmuş olup, dava konusu “İ…” ve “İ… GÜMRÜKLEME”  markaları 18.07.1997 tarihinde davalı İ… Dış Tic İnş ve Turizm Sınai Yatırımları Ltd.Şti. adına tescil edilmiştir. Adı geçen davalı, “İ…” ibaresini, 08.07.1983 tarihinden önce marka olarak kullandığını kanıtlayamadığına göre, davalı İ… Dış Tic İnş ve Turizm Sınai Yatırımları Ltd.Şti. adına 08.07.1997 tarihinde tescil edilen dava konusu markaların, davacı şirket unvanına tecavüz oluşturduğunun kabulü ile, buna göre karar vermek gerekirken, yazılı gerekçeyle asıl davanın reddedilmesi  de doğru değildir. 2-Davalı-karşı davacı İ… Dış Tic İnş ve Turizm Sınai Yatırımları Ltd.Şti. vekilinin temyizine gelince; Mahkemece, vergi dairelerinden gelen yazılardan, davalı-karşı davacın şirketin davacı-karşı davalı şirketten çok daha önce faaliyete başladığı kararda belirtilmiş ise de, vergi dairesinden gelen yazılardan, davacı şirketin 1977 yılında, davalı şirketin ise 1983 yılında adı geçen şirket ortakları tarafından ticari işletme olarak faaliyete başladığı anlaşılmaktadır.

Esasen karşı davacı vekilinin vermiş olduğu dilekçelerde de bu husus davalı tarafın kabulündedir. O nedenle, “İ…” ibaresini kullanma önceliği davacıda (karşı davalıda) olup, davalının, davacıdan önce faaliyete başladığı yönündeki mahkemenin kabulü doğru değildir. Ancak, karşı davacı vekili, 24.04.2003 tarihli ıslah dilekçesi ile, karşı davadaki taleplerine ek olarak “karşı davalının “İ…” ibaresini marka gibi kullandığını ileri sürerek, müvekkilinin marka hakkına tecavüz ile haksız rekabetin tespit ve men’ine karar verilmesini” istemiştir. Mahkemece, HUMK. nun 388 nci maddesine aykırı olarak, karşı davacı vekilinin ıslah dilekçesi ile talep ettiği konuda olumlu-olumsuz bir karar verilmemesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle de karşı davacı yararına bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı-karşı davalı ve davalı-karşı davacı vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı-karşı davalı İ… İthalat İhracat Gümrükleme Ltd.Şti. yararına, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı-karşı davacı İ… Dış Tic İnş ve Turizm Sınai Yatırımları Ltd.Şti. yararına BOZULMASINA, takdir edilen 400.00 YTL duruşma vekillik ücretinin herbir tarafından alınarak yek diğerine verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 21.06.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.